Gastrik bypass operasyonu, hem diyet hem de spor gibi bütün kilo verme yöntemlerini denemiş fakat kilo verememiş insanlara uygulanır. Obezite ile ilişkili metabolik hastalıklar için kalıcı bir tedavi yöntemidir. Fakat her obezite hastası, gastrik bypass yaptırabilir diye bir geçerlilik yoktur. Çünkü obezite ciddi bir hastalıktır ve nasıl tedavi edileceğine doktorlar karar vermelidir.
Gastrik Bypass Nedir?
Gıdaların tüketim ve emilim sistemlerini değiştiren obezite cerrahisi türüne gastrik bypass denir. Gastrik bypassın tercih edildiği operasyonlarla hem midenin hacmi hem de ince bağırsakların emilim seviyeleri azaltılır. Bu sayede hastalar uzun süreler boyunca tok hisseder. Böylece obeziteden ve obezite ile ilişkili tip 2 diyabet gibi diğer metabolik hastalıklardan kurtulunabilir.
Gastrik Bypass Nasıl Yapılır?
Laparoskopik (kapalı yöntem) olarak gerçekleştirilen bypass operasyonu, iki aşamadan oluşmaktadır. Ameliyat esnasında önce midenin üst tarafında ufak bir mide torbası oluşturulur. Bunun yapılabilmesi için zımbalar kullanılır. Daha sonra ince bağırsağın başlangıç bölümü alınır ve alt tarafındaki uç açılıp, ilk aşamada oluşturulmuş olan yeni mide torbasına bağlantısı yapılır. Bu sayede hastanın yediği gıdalar midenin geniş bölümünü ve ince bağırsağın başlangıcını es geçer. Hasta böylece hem daha az yer hem de daha az emilim gerçekleşir.
Genel anestezi ile gerçekleştirilen bypass ameliyatından sonra hastaların, 5 güne kadar hastanede kalması gerekebilir. Taburcu olduktan sonra yapılması gerekenler ve beslenme düzeninde yapılacak değişiklikler hakkında doktorlar hastalarını bilgilendirirler.
Tüp Mide Ameliyatı ve Gastrik Bypass Arasındaki Farklar
Tüp mide ameliyatı yalnızca mideye uygulanan bir operasyondur ve emilim üzerinde değişiklikler yapmayı amaçlamaz. RNY gastrik bypass ise sadece mide üzerinde değil, ince bağırsak üzerinde de değişiklikler yaparak, hem az yemeyi hem de emilimi azaltmayı amaçlamaktadır. Bu iki operasyondan hangisinin uygulanması gerektiğini ve nedenlerini doktorunuz size anlatacaktır. Ancak genel olarak hangi operasyonun tercih edilmesi gerektiğini aşağıdaki maddeler belirlemektedir:
Tüp mide ameliyatı gerektiren hastalar:
- Vücut kitle indeksi 40 ve üzeri olanlar
- Vücut kitle indeksi 30 ile 35 arasında olan ve kontrolsüz diyabeti bulunan hastalar
- Vücut kitle indeksi 35 ile 40 arasında olan ve diyabet, tansiyon, karaciğer yağlanması ve kolesterol gibi hastalıkları olanlar
Gastrik Bypass ameliyatı yapılması gereken hastalar:
- Hem diyabet hem obezite hastası olanlar
- Reflüsü bulunanlar
- Daha acil ve daha çok kilo vermesi gereken hastalar
Gastrik bypass operasyonunda mideden ya da bağırsaklardan herhangi bir parça kesilip çıkarılmadığı için, daha sonra sistemin eski haline geri döndürülmesi mümkündür. Tüp mide ameliyatında ise, midenin yüzde 80’lik bölümü alınır ve geri dönüşü yoktur.
Mini Gastrik Bypass Nedir?
Mini bypass operasyonunda aynı RNY türünde olduğu gibi mide yine ikiye ayrılır. Ancak mini türde farklı olarak, ince bağırsakta herhangi bir bölme gerçekleştirilmez. İnce bağırsak hiç bölünmeden olduğu gibi yeni mide torbasına bağlanır.
Gastrik Bypass Avantajları
- Hasta fazlalık kilolarının yüzde 80’inden kurtulabilir.
- Gıda emilimi ciddi oranda azalır.
- Hasta kendisini daha fazla tok hisseder ve iştah seviyesi bir hayli düşmüş olur.
- Gastrik bypasstan sonra verilmiş olan kilolar daha kalıcı olur.
- Sonradan geri kilo alma oranları, tüp mide ameliyatı olanlara göre daha düşüktür.
Gastrik Bypass Dezavantajları
- Revizyon gereken durumlarda müdahale seçenekleri daha düşüktür.
- Diğer obezite cerrahisi türlerine göre, bağırsaklar üzerinde de değişiklikler yapıldığı için, sonradan komplikasyon oluşma ihtimali daha fazladır.
- Emilimin azaltılmış olması, bir takım mineral ve vitamin eksikliklerine neden olabilir.
- Ameliyat sonrasında hem düzenli bir beslenme programı uygulamak, hem de vitamin ve mineral takviyeleri kullanmak gerekir.
Operasyondan Sonraki Süreç
Ameliyat sonrası hastalar ilk ay yalnızca sıvılarla beslenmelidir. Zaman zaman küçük ve yumuşak gıdalar da tüketilebilir. Katı gıdaların diyete eklenmesi süreci kademeli olarak ilerler. Hastalar ameliyattan sonra, çok az yedikleri halde doyabildiklerini fark ederler.
Doktorunuz, operasyondan sonra nasıl bir beslenme sistemine geçiş yapmanız gerektiğini ve hangi vitamin, mineral takviyelerini kullanacağınızı size bildirecektir. Bu süreçte uzman bir diyetisyenin de sürece katılması gerekebilir. Operasyondan sonraki 2 yıllık süreçte hastanın toplam kilosunun üçte ikisini vermesi muhtemeldir.
Sonuç
Gastrik bypass operasyonundan sonra, obezite tedavisi ile ilişkili diğer hastalıkların kalıcı çözümü elde edilebilmektedir. Çünkü hastalar kısa süre içerisinde yüksek seviyede kilo verirler. Alınan sonuçlar kalıcıdır ve uzun vadelidir. Tüp mide ameliyatına göre tekrar kilo alma oranları çok daha düşüktür. Operasyondan 25 yıl sonra bile hastaların verdikleri kiloları korudukları ve yeniden kilo almadıkları görülmektedir. Ancak hastaların yaşamları boyunca vitamin takviyeleri kullanmaları gerekebilir. Hastaların ömür boyu rutin kontrollerini aksatmamaları çok önemlidir. Avicenna Obezite Merkezi, bariatrik cerrahi operasyonlarının tümünü başarıyla gerçekleştirmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Gastrik bypass ameliyatı kaç yaş aralığında yapılır?
Ameliyat şartlarına uyumluluk sağlandığı durumlarda 18-65 yaş aralığında gastrik bypass ameliyatı yapılabilir.
Gastrik bypass ameliyatı kaç saat sürer?
Gastrik bypass ameliyatı süresi 1,5 – 2 saat arasında değişmektedir.