Midede Reflü Nedir? Reflü Neden Olur?

Midede reflü ağrısı çeken adam

İçindekiler

Ücretsiz Danışmanlık Alın

Midede bulunan asidin, mide içerisinden yemek borusuna doğru yükseldiği duruma reflü hastalığı adı verilmektedir. Bu rahatsızlık kişilerin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Dünyada, her beş kişiden birinde reflü olduğu düşünülmektedir. Peki, reflü neden ortaya çıkar ve nasıl tedavi edilir?

Avicenna Ataşehir Hastanesi İç Hastalıkları uzmanları ışığında kaleme alınan bu yazıda midede reflü problemine neden olan etkenler ve reflüye karşı yapılabilecekler hakkında her türlü bilgiye ulaşabilirsiniz.

 

Avicenna Endoskopi ve Kolonoskopi Merkezi

 

Midede Reflü Nedir?

Mide asitlerinin yemek borusuna kaçışına gastroözofageal reflü adı verilmektedir. Genellikle boğazın aşağısında, göğüs kafesinin arkasında yoğun bir yanma ile kendisini belli etmektedir. Hastaların belli bir kısmında ağza acı su gelmesi durumuyla da karşılaşılmaktadır. Genellikle yemek yedikten sonra ortaya çıkar. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yoğun olarak görülen bir hastalıktır.

Haftada en az 1 kere reflü problemi yaşayan insanların, toplam nüfusa oranının yüzde 20 olduğu tahmin edilmektedir. Bu oldukça ciddi bir rakamdır. Kadınlarda ve erkeklerde reflü görülme oranları ise eşittir. Belirtiler genellikle ülser ile benzerlik gösterir fakat bu iki rahatsızlık özünde birbirlerinden farklı hastalıklardır. Reflü problemi yaşayan insanların vakit kaybetmeden uzman bir hekime başvurması gereklidir.

Midede Reflü Hastalığı Belirtileri

Reflü, genellikle yağlı ve baharatlı gıdalar, alkol, portakal suyu, çikolata gibi gıdaların tüketildiği durumlarda kendisini göstermektedir. Mideden başlayan ve boğaza kadar gelen bir yanma hissiyatı ile ortaya çıkar. Genellikle yemek yedikten sonra mide reflü belirtileri artış gösterir. Midedeki yiyeceklerin ya da acı bir suyun ağza gelmesi de önemli bir belirtidir. Yine reflü problemi yaşayan insanların yutkunma güçlüğü çektikleri de görülmektedir. Hıçkırık tutması, geğirti, mide bulantısı ve hatta kusma gibi ilerlemiş reflü belirtileri, az da olsa oluşmaktadır. Reflünün öksürüğe, diş çürümesine, ses kısılmasına ve boğaz hastalıklarına sebebiyet verdiği de bilinmektedir. Midede reflü krizi belirtileri ile karşı karşıya kalan hastaların, farklı zararlar görmeden önce doktora gitmesi gerekir.

Midede Reflü Hastalığı Nedenleri

Reflü hastalığı nedenlerinin başında, yemek borusunun aşırı seviyelerde mide asidine maruz kalması bulunmaktadır. Midede yer alan asitli içerik, yemek borusuna uzun süre temas eder ve yemek borusunu zarara uğratır. Bu durum hastalarda yanma ve ağrı hissine neden olur. Normal şartlarda her insanın yemek borusunun alt tarafında alt özefagus sfinkteri isimli bir kapak bulunmaktadır. Bu kastan oluşan kapağımsı yapı, mide asidinin yemek borusuna kaçmasına engel olur. Bu kapağın sık sık gevşemesi, reflüye neden olmaktadır.

Reflü Hastalığı Tanı ve Teşhis

Reflü ağrısı ve yanması problemlerinden muzdarip hastaların en çok merak ettikleri konu, reflü tedavisi konusudur. Eğer bir hastada mide asidinin yemek borusuna gelmesi, yutkunma güçlüğü ve ağrı gibi belirtiler var ise, hastanın reflü tedavisine bir an önce başlaması gerekmektedir. Tanı koymak ve hastalığın hangi şiddete sahip olduğunu bilmek için endoskopi, pH ölçümü, kontrastlı grafiler ve manometrik çalışmalar yapılır.

Midede Reflü Tedavisi

Reflünün tedavi edilebilmesi için, ilk olarak yaşam tarzını değiştirmek gerekir. Hastaların oldukça büyük bir bölümü, yaşam tarzlarını değiştirerek kendi kendilerine iyileşebilmektedir. Yine çok sayıda hasta ilaç desteği alarak reflü problemini kontrol altına almaktadır. Yine de bazı hastalarda cerrahi müdahale gerekebilmektedir. Bu noktada hastalığın şiddetini tespit etmek çok önemlidir. Eğer hastalık ileri seviyelerde değilse, basit mide ilaçlarıyla baskılanabilmektedir. Yine yaşamsal olarak yapılacak değişikliklerle de reflüden tamamen kurtulmak mümkündür. Peki, bahsedilen yaşamsal değişiklikler nelerdir?

  • Fazla kilolardan kurtulmak,
  • Sigarayı ve alkolü bırakmak,
  • Sıkı ve dar giyimden vazgeçmek,
  • Yağlı ve kızartılmış yiyeceklerden uzak durmak,
  • Domates salçası tüketimini azaltmak,
  • Çikolatayı çok daha az yemek,
  • Nane, soğan ve sarımsak tüketimini dikkatli yapmak,
  • Kahve tüketimini azaltmak,

Beslenme düzenimizin yanında yeterli düzeyde uyku almak ve stresten uzak durmakta reflüden korunma yöntemleri olarak karşımıza çıkar.

Reflü Ameliyatı

Günümüz tıp dünyasında midede reflü ameliyatları oldukça sık yapılmaktadır. Reflü tedavisinde ilaç desteğinin de işe yaramadığı durumlarda cerrahi yöntemler karşımız çıkar. Reflüyle birlikte ortaya çıkmış mide fıtığı varsa ve uzun yıllar devam edecek bir ilaç tedavisi tercih edilmiyorsa, ameliyat yapılmaktadır. Reflü tedavisinde en çok tercih edilen ameliyat nissen fundoplikasyon ameliyatıdır. Bu cerrahi yöntem ile, midedeki asidin yemek borusuna kaçmasını engellemekle görevli kapakçık güçlendirilmektedir. Eğer hastanın mide fıtığı varsa ameliyat esnasında tedavisi gerçekleşir. Nissen fundoplikasyon ameliyatı kapalı yöntemle (laparoskopik) yapılmaktadır. Tüm dünyada reflü hastalığına karşı tedavi seçenekleri arasında en başarılı ameliyat olarak kabul edilmektedir.

Reflüye Karşı Yapılabilecekler

Reflü yüzünden sıkıntılar yaşayan insanlar, uzman diyetisyenler eşliğinde reflü diyeti yapabilmektedirler. Reflü diyeti, her hasta için farklılık gösterir. Hastaların reflüsünü harekete geçiren tetikleyici gıdanın tespit edilmesi ve bu gıdaların tüketiminin özellikle azaltılması gerekmektedir. Reflü diyeti yaparken ufak lokmalar alacak şekilde yemek yemek ve yemek sonrasında hemen uyumamak çok önemlidir. Reflü hastalarının yemek yedikten en az 3-4 saat sonra uykuya dalması gerekir. Uyku esnasında bel üstü bölgenin bel altı bölgeye göre yukarıda olması da, gece reflüsü açısından önemli bir önlemdir. Burada yer çekimi devreye girer ve reflü oluşmasının önüne geçilir. Kafanın altına yüksek yastık koymak gibi önlemler reflü açısından hiçbir işe yaramamaktadır. Bel kısmından itibaren vücudun üst bölgesinin alt bölgeye göre yukarıda olması etki etmektedir.

Reflü İlacı

Reflü genellikle yaşam tarzına bağlı olarak gelişen bir hastalıktır. Yaşam tarzında değişiklik yaparak reflüyle mücadele etmek mümkündür. Buna rağmen, tedavide reflü ilaçlarının da etkisi büyüktür. Anti asit grubundaki mide ilaçları, midedeki asit oranını dengeler, yemek borusuna çıkabilecek asit fazlalığını yok eder. Bu da hastaların ciddi oranda rahatlamalarını sağlar. Öte yandan, anti asit ilaçlar dışında, prokineti ilaçlar da kullanılmaktadır. Bu ilaçlar mide asidinin, yemek borusundan mideye doğru ilerlemesini sağlamaktadır. Reflü ilacı kullanırken doktor kontrolünde olmak çok önemlidir. Çünkü ilaçların dozlarının doğru ayarlanması gerekmektedir.

Reflü ve Ülser

Midede reflü kimi hastalarda ülser hastalığının ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Endoskopik incelemeler ve yemek borusuna gelen mide asidinin çeşitli cihazlarla ölçülmesi, reflü teşhisini hızlandırır. Eğer reflü teşhisi yapılmışsa mutlaka tedavi süreci başlatılmalıdır. Mide kanaması, yemek borusu delinmesi, daralması ya da iltihaplanması ve ülser gibi hastalıklar, reflüye bağlı olarak oluşmaktadır.

Reflü Mide Kanseri Yapar mı?

Toplum içerisinde reflü yüzünden mide kanseri olma korkusu bulunmaktadır. Mide içerisindeki reflüye bağlı hücresel değişimin (Barretözofagus) mide kanserine sebep olduğu yönünde halen çalışmalar yapılmaktadır. Reflü hastalarının yüzde 5 ile 20 arasındaki bir bölümünde Barrettözofagus dönüşümüne rastlanmaktadır. Fakat barretözofagus dönüşümü yaşayan hastaların sadece yüzde 0,5’lik bölümünde kanser oluşumuyla karşımıza çıkar. Sonuç olarak reflü kanser yapar diyebilmek hiç de kolay değildir. Yine de reflü aksatılmamalı ve doktor kontrolünde tedavi ettirilmelidir.

Reflü ve Gastrit

Reflü ve gastrit birbirlerine çok sık karıştırılan iki farklı hastalıktır. Bazı hastalarda bu iki hastalık birlikte karşımıza çıkar. Gastrit, mide asitinin artmasına bağlı olarak mideyi koruyan güçlerin azalmasıdır. Bu azalma, midenin ve oniki parmak bağırsağının iltihaplanmasına neden olur. Gastrit ile birlikte fazlasıyla artan mide asidi, yemek borusuna kaçmaya başlar ve bu da reflüye neden olur. Gastrit reflü mutlaka tedavi edilmelidir. Sizin de mide yanması, boğaz yanması, yemek borusu yanması, ağrı, mide bulantısı, yutkunma problemi ve kusma gibi problemleriniz varsa, hiç vakit kaybetmeden bir iç hastalıkları uzmanına görünmeniz gerekmektedir.

 

Sıkça Sorulan Sorular

Reflü ciddi bir hastalık mıdır?

Tedavi edilmediği sürece yemek borusunda iltihap, kanama, darlık, ülser ve baretözofagus gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olur.

Reflü hastalığı ilerlerse ne olur?

Yemek borusunun alt kısmı daralabilir ve buna bağlı olarak ciddi yutma güçlükleri gelişir. Bunun dışında fazla asit ve mide içeriğine bağlı olarak ülserler meydana gelebilir. En kötüsü de yukarıda bahsettiğimiz baretözofagus hastalığıdır.

Reflü ne kadar sürede iyileşir?

İlaçlarla yapılan tedaviler çoğunlukla 2 – 3 ay sürer.

Paylaş:

⚠️ Yasal Uyarı

“Bu internet sitesinin içerikleri, siteye giriş yapan hastaların ve ziyaretçilerin güncel bilgilere ulaşabilmesi adına hazırlanmıştır. Sitedeki bilgilerin, sağlık alanında tanı, tedavi ya da ilaç reçetesi gibi bir özelliği bulunmamaktadır. İnternet sitemiz, sağlıkla ilgili bütün konuların ancak, doktor muayenesi ile teşhis ve tedavi edilebileceğini savunmaktadır. Sitede yer alan bütün bilgiler doktor muayenesine teşvik amacıyla hazırlanmaktadır. Doğru bilgiyi her zaman doktorlardan alabilirsiniz. Sitede yer alan bilgilerin yanlış anlaşılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek mağduriyetlerden internet sitemiz sorumlu değildir. Site içerisindeki bilgilerin kopyalanarak, başka internet sitelerinde kullanılması kesinlikle yasaktır. İnternet sitemizdeki bilgiler, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerince, internet sitesinin sahibinin iznine bağlı olarak kullanılabilmektedir. Siteye giriş yapan tüm ziyaretçiler, yukarıda yer alan yasal uyarıyı bütünüyle ve şartsız olarak kabul etmiş sayılır.

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İçindekiler

Avicenna MAG

İlgili İçerikler

Atrofi

Atrofi Nedir? Atrofi Nedenleri ve Tedavisi

Atrofi, bir organın, dokunun veya kasın boyutunda azalma ve fonksiyonunda gerileme anlamına gelmektedir. Genellikle hücrelerin küçülmesi veya sayısının azalması sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Nedenleri

Kalsifik Tendinit

Kalsifik Tendinit Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kalsifik Tendinit, tendonlarda kalsiyum birikiminin meydana geldiği bir durumdur. Genellikle omuz, diz, kalça gibi eklem bölgelerinde görülen bu rahatsızlık, tendonda iltihaplanma ve ağrıya yol açmaktadır.

🇹🇷 المستشفى الأكثر ترجيحاً في تركيا لمتحدثي اللغة العربية في عام ٢٠٢٣