Gliom, beyindeki destekleyici dokuyu oluşturan glial hücrelerde görülen bir tür tümör grubunu anlatmak için kullanılan tıbbi bir addır. Gliomların, astrositom, oligodendrogliom ve epandimoma gibi türleri bulunmaktadır. Fakat, en çok karşılaşılan türü astrositom türüdür. Gliomlar, beyinde görülen tümörlerin yüzde 30 kadarını oluşturmaktadır. Genellikle kötü huylu tümörlerdir. Kötü huylu tümörler habis olarak tanımlanır. Düşük habislikte gliom türleri ile de karşılaşılmaktadır.
Peki, glioma nedir ve belirtileri nelerdir? Gliom belirtileri, beyin tümörü belirtilerinin genellikle aynısıdır. Nöbet geçirme, mide bulantısı, kusma ve baş ağrısı ile kendisini göstermektedir. Halk dilinde sara hastalığı olarak bilinen epilepsi nöbeti de, ilk görülen belirtiler arasında olabilir. Hastaların kişiliklerinde değişiklikler gözlemlenebilir. Bu sebeple hastaların tedavi edilmesi şarttır. Tedavide kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi gibi yöntemler kullanılmaktadır.
Gliom Neden Olur?
Gliom da dahil olmak üzere bütün beyin tümörleri hakkında henüz net bir neden çalışması yapılamamıştır. Fakat bazı çalışmalar, nörofirbomatozis veya tüberöz skleroz gibi kalıtsal hastalıkların glioma sebep olabileceğini ortaya koymaktadır. Fazlasıyla radyasyon altında kalmanın da glioma neden olabileceği tahmin edilmektedir. Öte yandan, gliomların oluşmasını engelleyecek herhangi bir yöntem ya da teknik henüz bulunamamıştır. Bu tarz beyin tümörleri hemen hemen her yaşta gelişebilmektedir.
Risk Faktörleri
Bağışıklık sistemi düşüklüğü yaşayan ya da yaşlanan insanlarda görülme ihtimali çok daha fazladır. Fakat radyasyon, bilinen en net risk faktörüdür. Çeşitli kimyasallara, virüs enfeksiyonlarına ve elektromanyetik alanlara fazlasıyla maruz kalanlarda da, gliom risklerinin arttığı tahmin edilmektedir. Gliomların çevresel etkilerle geliştiği her ne kadar düşünülüyor olsa da, genetik faktörlerinin de olduğu tahmin edilmektedir. Ailede bu tarz beyin tümörü hikayeleri bulunuyorsa, diğer aile üyeleri de risk altında olabilir.
Gliom Türleri
Gliomlar, hangi çeşitlerde glial hücrelere sahip olduklarına göre farklılıklar gösterirler.
- Astrositom: Beynin bütün noktalarında görülebilen bu kötü huylu tümörler, aynı zamanda en yoğun görülen glioma türüdür. Adını, beyinde yıldız görünümünde olan astrositom hücrelerinden almaktadır.
- Oligodendroglioma: Beyindeki sinir liflerini çevreleyen ve miyelin ismiyle bilinen olglial hücrelerden dolayı oluşmaktadır. Bu olglial hücreler için oligodendrosit ismi de kullanılır.
- Oligoastrositom: Bu gliomlar, normal olmayan oligodendrositler ve astrositlerin bir araya gelmesiyle yani karışmasıyla oluşmaktadır.
- Ependimom: Beyindeki ve omurilik kanalındaki boşluklarda oluşan bu tümörler, en sık çocuklarda görülür.
- Ganglioglioma: Yine beyine ve omurilikte görülen bu tümörler oldukça nadirdir. Zira hem glial hücrelerden hem de sinir hücrelerinden oluşmaktadırlar.
Gliom Belirtileri
Gliomlar, genel olarak diğer tüm beyin tümörleri ile aynı belirtileri gösterirler. Belirtiler tümörün bulunduğu yere ve büyüklüğüne göre değişiklik göstermektedir. Beyin tümörleri genel olarak yoğun baş ağrısı, mide bulanması ve kusma gibi belirtiler gösterirler. Bunun sebebi, kafatası içerisinde ortaya çıkarak, buradaki basıncı artırmalarıdır.
Yoğun ve şiddetli baş ağrınız varsa ve normalden daha da sık hale geldiyse mutlaka bir doktora görünmelisiniz. Yine öksürme, spor, yüksek sesle bağırma ya da öne, baş aşağı eğilme gibi durumlarda ağrılarınız kötüleşiyorsa, bu belirtilere kulak vermenizde fayda var:
- Sara (epilepsi) krizi gibi ataklar
- Bulantı ve kusma
- Görme problemi yaşama, çift görme, bulanık görme
- Denge problemi yaşama, baş dönmesi
- Konuşurken zorlanma
- Duyusal bozulmalar ve motor becerilerde azalma
- Davranış değişiklikleri ve hafıza kaybı
Beyindeki etkilenen bölgeye göre farklı farklı belirtiler de görülebilmektedir. Bunlar, sağ ya da sol beden tarafında güç azalması, uyuşukluk olması, yürüme bozukluğu yaşama, görme problemler, işitme problemleri, hafıza problemleri ve denge kaybı gibi belirtilerdir.
Gliom Teşhisi
Gliom tanısı için detaylı bir nöroloji muayenesi gerekmektedir. Muayenede refleksler, görme yetisi, işitme kalitesi, denge ve koordinasyon gibi yetenekler birer birer incelenir. Hastadan önceki yaşamındaki halini anlatması istenir. Hastanın da yaşadığı değişimi dürüstçe doktora anlatması gerekmektedir. Eğer yukarıda bahsedilen duyu ve motor becerilerden bir ya da bir kaçında bir problem olduğu tespit edilirse, MR ya da bilgisayarlı tomografi görüntülemesi yapılır.
Gliom teşhisinde MR, boyalı olarak yapılır. Boyalı kontrast madde damardan enjekte edilir. Bu şekilde varsa tümör, tüm ayrıntılarıyla MR’da görülür. Tümörün boyutu ve tam yeri belirlenir. Yine benzer şekilde beyinde bir ödem oluşmuşsa ya da dokusal bir değişim yaşanmışsa bunlar da tespit edilir. Buna ek olarak, tümörün kimyasal ve mineral yapısını belirlemek amacıyla MRS’ye de başvurulur. Yapılan bu incelemeler, tümörün iyi huylu mu yoksa yüksek maligne gliom mu olduğunu ortaya koyar.
Akciğer kanseri gibi bazı kanserler, beyne sıçrama yapabilmektedir. Bu tarz kanserlerin şüphesinin ortadan kalkması için de, kanser taraması yapılabilmektedir. Fakat günümüzdeki bilgiler, gliomların metastaz yapmadığı ve kendiliğinden yalnızca beyinde oluşabildiklerini ortaya koyar. Tam ve kesin bir tanı ancak beyin biyopsisinin yapılmasıyla ortaya çıkar. Bu noktada devreye uzman patologlar girerler ve mikroskop ile tümörün genetik yapısını netleştirirler.
Gliom ameliyatı sonrası, tümörün hasar bıraktığı veya yayıldığı alanlar için biyopsi sonuçlarına bakılması gerekmektedir. Biyopsi sonucunda ikinci bir ameliyat yapılıp yapılmayacağına ya da ışın tedavisi gibi tedavilere başvurulup vurulmayacağına bakılır.
Eğer gliomlar beynin ulaşması gerçekten güç noktalarından birindeyse, steoreotaktik iğne biyopsisi yapılabilmektedir. Bu sayede, zorlayıcı ve beyne zarar verebilecek tehlikeli bir operasyon yapılmamış olur. Kafaya ince bir delik açılır ve iğne buradan içeri sokularak biyopsi örneği alınır. Alınan örnek mikroskop ile incelenir.
Gliom Tedavisi
Gliom tedavisinde tümörün türü, boyutları, evresi ve bulunduğu yer çok önemlidir. Öte yandan, hastanın yaşı ve genel sağlık durumu da tedavi planında etkilidir. Fakat, gliomlar da dahil olmak üzere, bütün beyin tümörleri cerrahi operasyon ile tedavi edilmelidir. Öncelik ameliyat olmalıdır.
Fakat bazen cerrahi operasyon yapmak mümkün olamayabilir. Örneğin tümör, beynin en hassas noktalarından birinde olabilir ve bu tümöre dokunulması hayati tehlikeye neden olabilir. Böyle durumlarda tümöre dokunmam mümkün olmaz. Bu tarz durumlarda radyoterapi ve kemoterapi ile tedavi planı belirlenir.
Tümörün beyinden alınmasının yanında, tümörün yaratmış olduğu etkilerin de tedavi edilebilmesi açısından, hastaya ilaç kullandırılabilir. Anti-epileptik ilaçlarla oluşabilecek sara nöbetlerinin önüne geçilebilir. Bir takım kortizonlu ilaçlar beyindeki ödemin küçülmesini sağlayabilir.
Gamma Knife Radyo Cerrahi
Gamma Knife adı verilen bir cihaz ile yollanan gamma ışınları, tümörü yok edebilir. Bu operasyonda açık ameliyat olmaması büyük avantajdır. Bu tedavi yöntemindeki amaç, büyümekte olan tümörlerin tamamen ortadan kaldırılmasıdır. Yavaş büyüyen tümörlerin de durdurularak yok edilmesidir. Tedavi seansı ortalama 45 dakikadır. Hastalar MR cihazlarından alışık oldukları bir ortamda olurlar. Alanında uzman bir beyin ve sinir cerrahı gözetimiyle tedavi yapılır. Hastalar, gamma ışınlarından bir acı ya da ağrı hissetmezler.
Glioblastom
Glioblastom ya da glioblastoma, ismini ABD’nin Arizona eyaletinin eski senatörü ve eski ABD başkanı adayı McCain ile duyurmuştur. Beyin tümörü glioblastoma multiforme, en çok görülen kötü huylu primer beyin tümörlerinden birisidir. Glioblastoma beyin tümörü öyle yoğun görülür ki, her 100 bin kişiden 5’inde ortaya çıkmaktadır. Kötü huylu bir tümördür ve kanser olarak kabul edilir. Primer kabul edilen beyin tümörlerinin yüzde 20’sini oluşturur ve sıklıkla 40 – 60 yaş aralığında ortaya çıkar. Araştırmalar, erkeklerin daha çok glioblastoma beyin tümörü hastalığına yakalandığını ortaya koymaktadır.