Diş kisti, diş veya çevresindeki dokularda oluşan, içi sıvı dolu patolojik bir boşluktur. Genellikle iltihaplanma, travma, çürük ya da gömülü dişler nedeniyle meydana gelen bir durumdur. Diş kökünde ortaya çıkan enfeksiyon, zamanla kemik dokusunu etkileyerek kist oluşumuna neden olabilmektedir. Kistler genellikle ağrısız ilerlemektedir. Ancak büyüdükçe çevredeki dişlere ve kemik yapılarına baskı yaparak ağrı, şişlik, çene yapısında bozulma gibi şikâyetlere yol açabilmektedir.
Diş Kisti Nedir?
Diş kisti, dişin çevresindeki dokularda veya çene kemiğinde oluşan, genellikle sıvı ya da yarı katı maddeyle dolu patolojik bir boşluktur. Bu kistler, çoğunlukla enfeksiyon, travma, çürük ya da gömülü dişler gibi nedenlerle meydana gelmektedir. Diş köklerinde oluşan uzun süreli enfeksiyonlar zamanla kemik içinde kist oluşumuna zemin hazırlamaktadır. Genellikle yavaş büyüyen ve başlangıçta belirti vermeyen bu yapılar, büyüdükçe çevre dokulara baskı yaparak ağrı, şişlik, çene yapısında değişiklik ya da dişlerde kayma gibi sorunlara neden olabilir. Kistlerin tanısı genellikle diş röntgeni veya tomografi gibi görüntüleme yöntemleriyle konulmaktadır. Erken teşhis edilip tedavi edilmediği takdirde, kist ilerleyerek ciddi kemik kaybına veya yaygın enfeksiyonlara yol açabilmektedir. Bu nedenle diş kistleri, ciddiye alınması gereken ve uzman bir diş hekimi tarafından değerlendirilmesi gereken patolojik oluşumlardır.
Dişte Kist Neden Olur?
Dişte kist oluşumunun başlıca nedeni, diş köklerinde meydana gelen uzun süreli enfeksiyonlardır. Genellikle tedavi edilmemiş çürükler veya travmalar sonucu dişin pulpa adı verilen canlı dokusu zarar görmektedir. Bu durum bakterilerin kök ucuna kadar ilerlemesine neden olur. Zamanla, vücut bu enfeksiyonu sınırlamak için savunma mekanizması geliştirmektedir. Bu nedenle bu bölgeyi zarla çevreleyerek bir kist oluşumuna neden olabilir. Ayrıca gömülü dişler, özellikle 20 yaş dişleri, çene içinde düzgün şekilde çıkamadıklarında çevresindeki dokularda kist oluşumuna yol açabilmektedir. Bazı durumlarda ise genetik yatkınlık ya da dişe yapılan başarısız kanal tedavileri de kist gelişimine zemin hazırlayabilmektedir. Diş kistlerinin çoğu ağrısız ilerlediği için erken dönemde fark edilmez. Bu nedenle düzenli diş kontrolleri, kist gibi oluşumların erken teşhis edilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Belirtileri Nelerdir?
- Dişte ya da çenede ağrı,
- Şişlik veya dolgunluk hissi,
- Dişte gevşeme,
- Ağız kokusu,
- Diş eti renginde değişiklik,
- Çene kemiğinde incelme veya şekil bozukluğu,
- Gömülü dişin çevresinde hassasiyet,
- Çiğneme sırasında rahatsızlık,
- Dişlerde yer değiştirme,
- Kist enfekte olursa apse oluşumu gibi belirtiler mevcuttur.
Diş Kistlerinin Olası Komplikasyonları
- Çene kemiğinde erime veya zayıflama,
- Diş kaybı,
- Komşu dişlerin yer değiştirmesi,
- Çene yapısında bozulma,
- Ağız içinde apse oluşumu,
- Sinüs boşluklarına yayılma (üst çene kistlerinde),
- Kronik enfeksiyon gelişimi,
- Kist içinde tümöral değişim (nadir),
- Yüzde asimetri veya şişlik,
- Ameliyat sonrası sinir hasarı riski gibi riskler mevcuttur.
Diş Kisti Tanısı
Genellikle rutin diş muayeneleri sırasında çekilen röntgen filmleri sayesinde konulmaktadır. Kistler başlangıçta belirti vermeyebileceği için, özellikle panoramik röntgen gibi görüntüleme yöntemleri bu tür lezyonların tespitinde oldukça etkilidir. Şüpheli bir görüntü fark edildiğinde, diş hekimi daha ayrıntılı değerlendirme için tomografi gibi ileri görüntüleme tekniklerine başvurabilir. Bazı durumlarda, kistin tam olarak ne tür bir oluşum olduğunu anlamak amacıyla biyopsi yapılması gerekebilmektedir. Tanı süreci, kistin konumu, büyüklüğü ve çevre dokularla olan ilişkisini belirlemeye yönelik olarak dikkatli bir şekilde yürütülür. Erken tanı, tedavi sürecinin daha kolay ve başarılı olmasını sağladığı için düzenli diş kontrolleri büyük önem taşımaktadır.
Dişte Kisti Tedavisi
Diş kisti tanısı konulduktan sonra, tedavi süreci kistin türüne, büyüklüğüne ve konumuna göre planlanmaktadır. En yaygın tedavi yöntemi cerrahi müdahaledir. Küçük çaplı kistler genellikle kistin tamamen çıkarılmasıyla (kistektomi) tedavi edilmektedir. Ancak daha büyük kistlerde kistin bir kısmının boşaltılması (marsupializasyon) ve sonrasında tam çıkarılması gerekebilir. Eğer kist bir enfeksiyonla ilişkilendirilmişse, cerrahiden önce veya sonra antibiyotik tedavisi uygulanabilmektedir. Kist bir diş köküne bağlıysa, ilgili dişe kanal tedavisi yapılabilir veya dişin çekilmesi gerekebilir. Tedavi sonrası düzenli kontrollerle bölgenin iyileşme süreci izlenmektedir. Bununla birlikte kistin tekrar oluşup oluşmadığı takip edilmektedir. Erken müdahale sayesinde komplikasyon riski azaltılır ve çene ile diş sağlığı korunmuş olur.
Sık Sorulan Sorular
Cerrahi tedavi sonrası iyileşme süreci birkaç hafta sürebilmektedir. Doktorunuz iyileşmeyi izlemek için düzenli kontroller yapacaktır. İyileşme sürecinde dikkat edilmesi gerekenler arasında ağız hijyenine özen göstermek ve aşırı ısırmalardan kaçınmak yer alır.
Diş kistlerini önlemek için düzenli diş kontrolleri yapmak, çürükleri erken tedavi etmek, dişleri düzgün fırçalamak ve travmalardan kaçınmak önemlidir. Ayrıca, diş etleri sağlıklı tutmak da kist oluşumunu engellemeye yardımcı olabilmektedir.
Diş kistlerinin çoğu benign (iyi huylu) yapılar olsa da, nadiren de olsa bazı kistler tümöre dönüşebilmektedir. Bu nedenle kistlerin düzenli olarak takip edilmesi önemlidir.