Kılcal damarlar, ince damar çaplarının büyümesi, cilt tabaka yapısındaki incelme gibi nedenlerden dolayı meydana gelebilmektedir. Kılcal damarlar yüzde, bacaklarda olmakla birlikte vücudun çeşitli bölgelerinde görülebilmektedir. Ancak yüzde ve bacakta daha sık görülen bu durum kişiyi estetik görünüm açısından rahatsız edebilmektedir. Bu nedenle yüzdeki kılcal damar tedavisi kişiler arasında sıkça tercih edilen bir yöntem olmaktadır.
Kılcal Damar Nedir?
Kılcal damarlar, uzun süre güneşe maruz kalma, yaşlılık ve cildin aşırı hassas olması gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak gerçekleşmektedir. Genellikle ciltte kılcal damar görünümü, ince damarların çaplarının genişlemesi ve cilt tabaka yapısındaki incelme gibi nedenlerden dolayı oluşabilmektedir. Kılcal damarlanma toplumda oldukça yaygın olarak görülen bir durumdur. Bu damarlanma, bacaklarda ve yüzde daha sık görülmektedir. Ancak vücutta herhangi bir bölgede de oluşabilen bir durumdur. Genellikle açık tenli insanlarda ortaya çıkar. Ciltte hassasiyete sebep olan kılcal damarlar, yüzde kırmızılığa da sebebiyet verebilmektedirler.
Yüzde Kılcal Damarlar Neden Oluşur?
- Güneş ışınlarına uzun süre maruz kalmak,
- Cildin ince yapıda ve hassas olması,
- Gül hastalığı,
- Genetik faktörler,
- Hormonal tedaviler,
- Doğum kontrol hapları,
- Yaş alımı,
- Uzun süre kortizonlu krem kullanımı,
- Hematojik hastalıklar,
- Radyasyon tedavileri,
- Bununla birlikte burun ameliyatları yüzdeki kılcal damar çatlamasına neden olabilmektedir.
Yüzdeki Kılcal Damar Tedavisi Nasıl Yapılır?
Yüzdeki kılcal damar büyümeleri ve genişlemeleri, ciltte hassasiyet, yüzdeki kırmızı lekeler ve yüz kırmızılığına sebep olabilmektedir. Bu durum kişiye estetik görünüm açısından rahatsızlık verebilmektedir. Kılcal damar, lazer veya radyofrekans yöntemi ile tedavisi sağlanmaktadır. Lazer kılcal damar tedavisinde, kılcal damarlara lazer ışınları gönderilerek aşırı ısınmayla zarara uğrayan damarlar zaman içerisinde kaybolmaktadır. Kılcal damarın kalınlığı, boyutu ve bölgesi tedavi ve seans süresini etkileyen faktörlerdir. Özellikle burun üzerindeki kılcal damarların iyileşmesi diğer yerlerdeki kılcal damarların iyileşmesinden daha uzun sürebilmektedir. Şiddetli yüz kızarıklığı ve kılcal damarı olan kişilerde tedavi sonrası 3-6 ayda bir seansları tekrarlamak daha etkili sonuçlar vererek hastalığın tekrarlanmasını engellemektedir. Alanında uzman kişiler tarafından uygulandığında kılcal damar tedavisi, oldukça pratik ve güvenilir bir tedavi yöntemidir.
Yüzdeki Kılcal Damar Tedavisi Kimlere Uygulanmaz?
- Hamilelere,
- Emzirme süreci devam eden kişiler,
- Kalp pili olan kişiler,
- Epilepsi hastalarına,
- Kanama bozukluğuna sahip olan kişiler de kılcal damar tedavisi uygulanmamaktadır.
Uygulama Yapıldıktan Sonra Nelere Dikkat Edilmesi Gerekmektedir?
Yüzde kılcal damar tedavisi gören kişilerin dikkat etmesi gereken en önemli noktalardan biri ise güneş ile uzun süre temas etmemeleridir. Güneş ışınlarından kendilerini korumaları ve mutlaka güneş koruyucu kullanmaları oldukça önemlidir. Bunun haricinde dikkat edilmesi gereken pek bir şey yoktur. Cilt bakımını aksatmamak ve doktorun verdiği tavsiyelere uymak yeterli olacaktır.
Yüzde Kılcal Damar Tedavisinin Yan Etkileri Nelerdir?
Kılcal damar tedavisi, Alanında uzman kişiler tarafından ve uygun ortamlarda yapıldığında oldukça güvenilir ve pratik bir uygulamadır. Bunun yanı sıra kılcal damar tedavisinin bilinen ciddi herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır. Ancak işlem sonrasında uygulama yapılan bölge de hafif kızarıklıklar ve şişlik görülebilmektedir. Tabi ki bu durum bir kaç saat içerisinde kaybolmaktadır. İşlem sonrasında kişi günlük yaşantısına kaldığı yerden devam eder.
Sık Sorulan Sorular
Kılcal damar tedavisinde işlemden önce bölgeye lokal anestezi uygulanmaktadır. Bu nedenle kişi işlem sırasında herhangi bir acı veya ağrı hissetmez.
Kılcal damar tedavi süresi kılcal damarın genişliğine, büyüklüğüne ve görünme yerine göre değişiklik göstermektedir. Ancak ortalama 15 ila 45 dakika arasında tamamlanan bir işlemdir.
Yüzde kılcal damar tedavisi kişinin cilt tipine bağlı olarak değişiklik gösterse de ortalama 3-4 seans gerektirmektedir. Kişiden kişiye ve cilt tipine göre değişiklik gösterse de 3-4 haftada bir seans tekrarlanabilir.