7 Neden | Bebeklerde Ağlama Nedeni ve Bebeği Yatıştırmanın Yolları

Bebeklerde Ağlama

İçindekiler

Ücretsiz Danışmanlık Alın

Bebekler, tamamen annelerine bağımlı canlılardır. Bebeğin ihtiyaç duyduğu yiyecek, sıcaklık ve rahatlık, anne tarafından sağlanır. Bebeklerde ağlama, bu ihtiyaçları anneye iletme ve ilgi istemenin bir yoludur.

Zaman zaman bebeğin hangi ihtiyaç nedeniyle ağladığını anlamak güç olur. Ancak bebeğiniz büyüdükçe, sizinle iletişim kurmanın farklı yollarını da öğrenmeye başlayacaktır. Bebek ağlamaları zamanla azalatacak, yerine göz teması kurmayı, sesler çıkarmayı ve gülümsemeyi öğrenecektir.

Bu yazıda bebeğinizin ağlamasına neden olabilecek bazı etkenleri ve ağlamayı durdurmak için neler yapabileceğinizi anlatmaya çalıştık.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: Açlık

Açık, bebek ağlamaları arasında en yaygın nedendir. Bebeklerin uykuda ağlaması genellikle açlıktan kaynaklanır. Bebeğiniz ne kadar küçükse, aç olma ihtimali bir o kadar artar. Bebeklerin mideleri çok küçüktür. Bu yüzden az az ve sık sık beslenme ihtiyacı duyarlar. Uykusunda ağlayan bebek, açlık sinyali veriyor olabilir. Bebekler emzirme döneminde doyduklarını belli ederler. Bebeğin kendisini göğüsten çekmesi, doyduğunun bir işaretidir. Bebekler emzirildikten sonraki 2 saat boyunca tok kalabilirler. Tam olarak hangi aralıklarla bebeğinizi emzirmeniz gerektiğini doktorunuz size söyleyecektir. Her bebek farklıdır ve farklı alışkanlıkları olabilir. Bebeğin emerken ağlaması, karnının doymuş olabileceğini gösterir. Kısa bir süre sonra tekrar emzirmeyi deneyin.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: Kolik Ağlama Krizi

Her bebek doğumundan iki hafta sonra normal ağlamalara başlar. Bazen gün içerisinde sebepsiz yere ağlayabilirler. Fakat bu ağlamalar normal bir huysuzluk seviyesinden ileriye geçer ve ağlama nöbetlerine dönüşürse, bebeğinizde kolik olabilir. Kolik, sebepsiz yere başlayan yüksek sesli, yoğun ve sakinleştirilmesi mümkün olmayan ağlama krizleri olarak tanımlanabilmektedir. Koliğin tam ve net bir nedeni yoktur. Her 5 bebekten 2’sinde kolik tespit edilebilir. Uzmanlar, koliğin normal bir gelişim aşaması olduğuna inanmaktadırlar.

Bazı araştırmalar, ağlama krizlerinin karın problemleriyle ilişkili olabileceğini göstermektedir. Örneğin anne sütüne karşı bir alerji ya da mutsuzluk olabileceği gibi, yine anne sütünden kaynaklı olarak kabızlık ya da reflü gibi bir problem de olabilir. Bebeğiniz çok fazla ağlama krizi yaşıyorsa, onu doktorunuza götürmenizde fayda vardır. Doktorunuz, ağlamaların altında yatan ciddi bir neden olup olmadığına bakacaktır.

Sakinleştirilemeyen ağlama krizleri yaşayan bir bebekle yaşamak stresli olabilir. Bebeğin ağlamalarını yatıştıracak ve bu ağlamalara sabredecek bir psikolojiye sahip olabilmek için, annenin kendisine iyi bakması gerekir. Kolik, genellikle 2 ay boyunca sert şekilde devam eden ve 3-4 ay aralığında azalıp biten bir problemdir. Annenin, bu dönemin geçeceğini ve biteceğini unutmaması gerekir.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: İlgi İsteği

Bebeğiniz, rahatlamak amacıyla sarılmaya, temasa ve güven hissine ihtiyaç duyar. Yani bebeğiniz, sadece kucağa alınmak için bile ağlayabilir. Bebeği kucağınıza aldığınız zaman sallayarak veya şarkı söyleyerek dikkatini dağıtabilir ve onu rahatlatabilirsiniz. Unutmayın ki bebeğiniz, sizin kalp atışınızı duymayı, sıcaklığınızı hissetmeyi ve kokunuzu almayı çok seviyor.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: Yorgunluk

Bebeğiniz, çok yorgun olduğu zamanlarda uyumakta zorluk çekebilir. Bebeklerin uyurken ağlaması da bir yorgunluk belirtisidir. Doğumdan sonraki dönemde bebeğin uykusunun olup olmadığını anlamak zorlayıcı olabilir. Bebek büyüdükçe, ipuçları netleşmeye başlar. Eğer bebeğiniz ufacık şeylere dahi ağlamaya başlıyorsa, boşluğa bakarak dalıp gidiyorsa ve fazla sessiz duruyorsa uykusu olabilir.

Bebeğin fazla sallanması ya da aile üyelerinin fazla ilgisi uyumasını zorlaştırabilir. Bebeğinizi rahat uyutmak için, emzirme sonrası sessiz bir odaya götürdüğünüzden emin olun.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: Fazla Soğuk – Fazla Sıcak

Bebeğinizin karnını ya da boynunu kontrol ederek, fazla sıcak ya da fazla soğuk olup olmadığını anlamanız mümkündür. Bebeğinizin üşüyüp üşümediğini anlamak için el ve ayaklarını kontrol etmeyin. Eller ve ayaklar, vücut sıcaklığından çok daha farklı sıcaklıklarda olabilirler. İdeal kontrol bölgeleri karın ve boyundur.

Bebeğin bulunduğu odanın 16 ile 20 derece sıcaklıkta olduğundan emin olun. Sıcaklık takibi için odaya bir termometre yerleştirebilirsiniz.

Bebeğinizi fazla giydirmemeye dikkat edin, aksi takdirde bebeğiniz fazla ısınacaktır. Bebeği ne kadar giydirmek gerekir sorusuna yanıt olarak uzmanlar, “Anneden bir kat fazla” yanıtını veriyor.

Bebeğin yatağında pamuklu çarşaflar ve battaniyeler kullanın. Bebeğin karnı çok sıcaksa, üstündeki kıyafetlerden bir katı çıkarabilirsiniz. Eğer uyku tulumu kullanıyorsanız, uyku tulumu için doğru mevsimde olduğunuzdan ve bebek için doğru bedeni kullandığınızdan emin olun.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: Bez Değişikliği

Bebeğinizin bezi dolmuşsa, ağlamaya başlayabilir. Bazı bebekler, bezin dolu olmasından rahatsız olmuyormuş gibi gözükebilir. Hatta bazı bebekler, bezin değiştirilmesinden hoşlanmayabilir. Bunun sebebi, bez değişikliği sonrası bebeklerin o bölgede soğukluk hissi yaşamasıdır. Bazı bebekler, soyundukları zaman da rahatsızlık hissedebilirler. Bu durum sizi korkutmasın. Bebek doğduktan yaklaşık 1 – 2 hafta sonra bebek bezi değiştirme de profesyonelleşeceksiniz. Bebeğiniz ne kadar hızlı bez değiştirirseniz değiştirin rahatsız olmaya devam ediyorsa, değişim esnasında dikkatini dağıtmak için bir şarkı söyleyebilir ya da oyuncak kullanabilirsiniz.

Bebeklerde Ağlama Nedeni: İyi Hissetmemek

Bebeğiniz kendisini iyi hissetmediği zaman farklı tonlarda ağlamaya başlayabilir. Bebek size kendisini iyi hissetmediğini söyleyemeyeceği için, ağlamaya başlar. Bir problemi olan bebekler, daha zayıf, daha aniden ya da daha tiz bir sesle ağlamaya başlayabilir. Zaman zaman bebek, uzun bir ağlamadan sonra derin bir sessizliğe geçiş yapabilir. Tüm bunlar bebeğiniz için bir şeylerin yolunda gitmediğinin göstergesi olabilir. Bebeklerde kaka yaparken ağlama da görülebilmektedir. Böyle durumlarda bebek, kısa bir ağlamanın ardından kendi kendine sakinleşecektir.

Diş çıkarma, bebeğin normalden çok daha fazla huysuz olmasına neden olabilir. Yeni bir diş çıkarmadan önceki hafta, bebek ağlamaları artış gösterebilir.

Unutmayın ki, bebeğinizi kimse sizden daha iyi tanımıyor. Bir şeylerin yolunda gitmediğini düşünüyorsanız, içgüdülerinize güvenmenizde fayda var. Doktorunuz, endişelerinizi ciddiye alıp, gereken kontrolleri yapacaktır.

Bebeğinizin ateşi 38 – 39 derecelere çıkmışsa, kusma, ishal ya da kabızlık problemi çekiyorsa, vakit kaybetmeden doktora götürün. Eğer bebeğiniz nefes almakta güçlük çekiyorsa, derhal ambulans çağırın.

Bebeklerde Büyüme Atağı

Bebeklerde ani huy değişimi her ebeveynin fark edebileceği bir durumdur. Bu ani huy değişikliğinin nedenlerinden birisi de büyüme atağıdır. Büyüme atakları sonrası bebeklerde değişiklikler ortaya çıkar. Bu değişiklik sürecinde ebeveynlerin, bebeğin ihtiyaçlarını karşılamaya devam etmesi, bol bol sarılması, sevgi göstermesi ve bebekle uyumlu hareket etmesi gerekir. Büyüme atakları 5, 8, 12, 19 ve 27. haftalarda ortaya çıkabilir. 2 yaşına kadar devam eden büyüme atakları, bebeklerde ortalama 10 kez yaşanır. Atak süreçleri ortalama 3 gün sürse de, bazı bebeklerde 1 haftaya kadar atak yaşanabilir. Bu süreçte bebeklerde ağlama sıklaşır, sık sık emme ihtiyacı hisseder ve sürekli memede kalmak isteyebilir.

Kriz sürecinde yaşanan bu değişiklikler, büyüme atağı olabileceği gibi, bir hastalığın da habercisi olabilmektedir. Bu yüzden ebeveynlerin sakinliğini koruması her ne kadar doğru olsa da, bir çocuk doktoruna başvurmaları da gerekmektedir.

Büyüme atağı sonralarında bebeğinizde çok sayıda değişiklik fark edeceksiniz. Her atak sonrasında, bebeğinizin yeni şeyler keşfettiğini gözlemleyeceksiniz. Çoğu anne, 2 – 3 gün süren bir ağlama atağı dönemi sonrasında, bebeğinin kendisine daha fazla gülmeye başladığını söyler. Her atak dönemi sonrasında bebek yeni şeyler öğrenmeye başlar. Bunlar genel olarak şöyledir:

  • Ellerini daha iyi kullanmaya başlar
  • Oyuncaklarına uzanmaya başlar
  • Sırtüstü yatarken yüzüstü dönmeyi öğrenir
  • Oturma, emekleme gibi motor hareketleri öğrenmeye başlar
  • Oyuncaklarıyla oynama tarzı değişir
  • Oynadığı oyuncakların yeni özelliklerini keşfetmeye başlar

Büyüme atağına bağlı bebek ağlamaları her ne kadar ebeveynler için yorucu olsa da, bebeklerinin yeni şeyler öğrendiğini görmek, tüm yorgunluğu alıp götürecektir.

Bebeğiniz Ağlamasın Diye Yapabilecekleriniz

Bebeğinizi yavaş yavaş tanımaya devam edecek ve kişiliği hakkında çok sayıda fikir sahibi olacaksınız. Onu kucağınıza almanız ya da emzirmeniz işe yaramıyorsa, aşağıda yer alan önerileri dikkate alabilirsiniz:

Ortamda Devamlı Bir Ses Olsun

Bebeğiniz, rahminizdeyken kalp atışınızı duyuyordu. Bu yüzden bebeği kucağınıza aldığınız zaman, muhtemelen kalp atışınızı hissettiği için ona tanıdık bir his veriyorsunuz.

Düzenli olarak duyabileceği sesler ayarlamak, bebeğin rahimde duyduğu hissi yaratabilir. Uzun süren elektrikli süpürge, çamaşır makinesi ya da saç kurutma makinesinin sesine karşı bebeğin sakinleştiğini ya da uyuduğunu birkaç kez görmüşsünüzdür.

Devamlı çalacak bir ses ayarlayabilmek için çeşitli telefon uygulamalarını indirebilirsiniz. Okyanus dalgaları ya da yağmur damlaları gibi sesler, bebeğin kolayca sakinleşmesine veya uyumasına yardımcı olabilir. Bebeğinizin telefonunuzu rehin almasını istemiyorsanız, farklı farklı sesler çıkartan oyuncaklardan alıp bebeğinizin yanına bırakabilirsiniz. Ortamda devamlı bir ses olması, sebepsiz ağlayan bebek tipleri için faydalı olabilir.

Bebeğinizi Sallayın

Bebekler, kendilerinin nazikçe sallanmasından hoşlanırlar. Etrafta gezerken ağlayan bebeği kucağınıza alıp sallayabilirsiniz. Bebeğiniz için bir sallanan sandalye ayarlayabilirsiniz. Hatta bebeğiniz için ona özel olan bir bebek salıncağı da temin edebilirsiniz. Öte yandan bebeklerin araba yolculuklarında kolayca uykuya dalabildiğini fark etmişsinizdir. Otomobilin sarsıntısı bebeğin uyumasını bir hayli kolaylaştırır. Bebek arabasıyla yapılacak bir yürüyüş de, bebeğin sakinleşmesi ve uyuması için oldukça faydalı bir yöntemdir.

Ona Masaj Yapın

Bebeğinize masaj yapmayı ya da karnını ovuşturmayı deneyebilirsiniz. Bebekler için özel olarak üretilmiş olan kokusuz masaj yağları ve kremler vardır. Bebek yağları ile sırtını veya karnını saat yönünde ovmanız, bebeğinizin oldukça rahatlamasını sağlayacaktır.

Bebeğin karnına masaj yapmak, sindirim problemlerini de çözebilir. Düzenli olarak bebeğine masaj yapan anneler, bebeğinin zamanla daha az ağladığını fark eder. Masaj için en uygun zaman, bebeğin karnının tok ve uykusunun olmadığı zamandır. Eğer bebek ağlamaları masaj yaparken ortaya çıkıyorsa, bebeğiniz bu durumdan rahatsız oluyor olabilir. İnternet üzerinden bebekler için rahatlatıcı masaj videoları izleyerek, nasıl bir uygulama yapmanız gerektiğini öğrenebilirsiniz.

Farklı Emzirme Pozisyonu Deneyin

Bebeğiniz emzirme esnasında ya da emzirmeden sonra ağlıyorsa, emzirme pozisyonunuzu değiştirebilirsiniz. Pozisyon değişikliğine rağmen bebek ağlamaya devam ediyorsa, yeterince doyup doymadığından emin olmaya çalışın.

Emmesini Sağlayın

Bebeklerde emme ihtiyacı oldukça güçlüdür. Emziren anneler, bu ihtiyacı doğal olarak karşılarlar. Fakat mama ile beslenmeye geçen bebeklerde bu ihtiyaç karşılanamamaktadır. Böyle durumlarda anne, temiz parmağını ya da parmak eklemini emdirebilir. Eğer bu da yetersiz geliyorsa, bebeğiniz için bir emzik satın alabilirsiniz. Yenidoğan ağlaması yaşayan bebeklere emzik vermek, sık yapılan hatalardandır. Bebeği emziğe alıştırıp alıştırmamak konusunda doktorunuzdan yardım alabilirsiniz.

Sıcak Banyo Yaptırın

Sıcak ve yatıştırıcı bir banyo yaptırmak, bebeğinizin sakinleşmesini sağlayabilir. Banyo öncesinde suyun sıcaklığının kontrol edilmesi gerekir. Suyun ortalama 38 derece civarında olması yeterlidir. Termometre yoksa, dirseğinizi suya sokabilirsiniz. Ne fazla sıcak ne de soğuk hissediyorsanız, su olması gereken sıcaklıkta demektir.

Bazı bebekler banyodan hoşlanmayabilirler. Banyo yapmak da, farklı bir bebek ağlamaları nedeni olarak görülür. Zamanla bebeğinizin nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığını öğrenecek ve buna göre hareket edeceksiniz.

Bebek Ağlamaları İçin Diğer Yapılabilecekler

Bebeklerde ağlama, oldukça normal ve olması gereken bir süreçtir. Bebeğin çok ağlaması, anne ve babanın suçu değildir. Yenidoğan bebek ağlaması, oldukça doğal kabul edilir. Ağlama, iki aylıkken zirve noktasına ulaşabilir. 2 aydan sonra da düşüşe geçer. Bu süreç, hem anneyi hem de babayı zorlayıcı olabilir. Geceleri ağlayan bebek, anne ve babanın uyku düzenini etkileyecektir. Uykuda ağlayan bebek, eşler arasında tartışmalara yol açabilir. Bazı babalar, bebeğin uykusunda ağlaması yüzünden eşini suçlamak gibi bir hataya düşer. Bebeklerde uykuda ağlama, bir ihtiyacın olduğunu ya da bebeğin genel karakterinin böyle olduğunu gösterir. Ayrıca bebeklerin akşam ağlamaları, anne ve babanın birlikte vakit geçirmesine de engel olabilir. Ebeveynler, tüm çabalarına rağmen bebeği sakinleştiremediklerinde, reddedilmiş ve hayal kırıklığına uğramış hissedebilirler.

Böyle zamanlarda bebeğin ağlamasının sebebinin siz olmadığını düşünmeniz gerekir. Bebeğinizin çok ağlayan bebek olduğunu kabullenmelisiniz. Bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşıladığınızdan ve onu sakinleştirebilmek için elinizden gelini yaptığınızdan eminseniz, aşağıda yer alan maddeleri denemeye başlayabilirsiniz:

  • Bebeğinizi yatağına koyun ve işitme menzilinde kalacak şekilde birkaç dakikalığına bebekten uzaklaşın. Derin bir nefes alın ve bir iki dakika kadar rahatlamak için kendinize zaman verin.
  • Hem bebeğiniz ağlamaya devam ediyor, hem de siz kendinizi üzgün hissediyorsanız, bir akrabanızı ya da arkadaşınızı çağırarak yardım isteyin. Bu sayede kendinize bir mola almış olursunuz. Yaşadığınız üzgünlük geçene kadar, bebeğinizi bir başkasının devralmasına izin verin.
  • Bir anne – bebek destek grubuna katılabilirsiniz. Bu sayede, sizinle aynı durumda olan anneler bularak, birbirinize manevi destek verebilir, fikir alışverişinde bulunabilirsiniz.
  • Bebeklerde ağlama problemleri gelişebilir ve ilerleme gösterebilir. Durum daha da kötüleşmeden doktorunuzdan yardım isteyin. Hem sizin için hem de bebeğiniz için işler daha da kötüleşmeden, bu durumun önünü kesin.

Unutmayın ki, bebeklerde ağlama problemleri geçici bir süreçtir. Çok yaygın bir problemdir ve mutlaka geçecektir. Bebeğiniz zamanla ağlamayı bırakacak ve size ihtiyaçlarını iletmenin yeni yollarını bulacaktır.

Bebeğin Çok Ağlaması Zararlı Mı?

Bebeğin müdahale edilmedikçe ağlaması zararlıdır. Çünkü bebeklerin birden ağlaması, bir ihtiyacının olduğunu gösterir. Öte yandan, bebeklerde sebepsiz ağlama diye bir şey yoktur. Bebeğin aniden ağlaması, bir ihtiyacının olduğunu gösterir. Devamlı ağlayan bebek ise, tüm ihtiyaçları karşılandığı halde, farklı bir sorunun altta yattığını gösterebilir. Bebekler doğumdan sonraki ikinci aylarında en fazla ağladıkları döneme girer. Yenidoğan bebeğin sürekli ağlaması, farklı bir hastalığın işareti olabilir. Ağlayan bebeği sakinleştirme yöntemleri, genel olarak bebeğin ihtiyaçlarını karşılamakla ilgilidir. Bu bağlamda bebek ağlamaları zararlı değil, aksine bebeğin ihtiyaçlarını karşılamak açısından yararlıdır. Fakat bebeklerde ani ağlama, altta yatan ciddi bir nedenin de göstergesi olabilir. Eğer ihtiyaçlarını karşıladığınız halde bebeğiniz ağlıyorsa, doktor muayenesinden geçmesi yararlı olacaktır.

Her Şeye Rağmen Bebeğiniz Ağlamaya Devam Ediyorsa Yapılabilecek Testler

Aşırı ağlama sebebiyle hastaneye getirilen bebeklerin büyük bölümü, doktor muayenesi esnasında dikkati dağıldığı için ağlamayı bırakırlar. Bu tarz bebeklerin ciddi bir hastalık sebebiyle ağlamadığı fark edilir. Fakat, muayenede ağlamaya devam ediyorsa ve bir türlü ağlaması kesilmiyorsa, altta yatan bir hastalık söz konusu olabilir. Bu noktada birden fazla değerlendirme ve test gerekebilir. Bebek fiziksel muayeneye alınırken, bütün kıyafetleri çıkartılır. Doktor, belli başlı kurallar çerçevesinde sistematik bir fiziksel muayene yapar. Genellikle fiziksel muayenede bebeğin problemi saptanır. Fakat, bebeğin sorunu fiziksel muayene ile de saptanamazsa, doktorunuz bir dizi test yaptırılmasını isteyebilir.

  • Tam kan sayımı
  • İskelet grafisi
  • Glukoz, kalsiyum, elektrolit seviyeleri
  • Özel metabolik testler
  • Tam idrar tahlili
  • Batın USG
  • Beyin omurilik sıvısı incelemesi
  • EKG

Paylaş:

⚠️ Yasal Uyarı

“Bu internet sitesinin içerikleri, siteye giriş yapan hastaların ve ziyaretçilerin güncel bilgilere ulaşabilmesi adına hazırlanmıştır. Sitedeki bilgilerin, sağlık alanında tanı, tedavi ya da ilaç reçetesi gibi bir özelliği bulunmamaktadır. İnternet sitemiz, sağlıkla ilgili bütün konuların ancak, doktor muayenesi ile teşhis ve tedavi edilebileceğini savunmaktadır. Sitede yer alan bütün bilgiler doktor muayenesine teşvik amacıyla hazırlanmaktadır. Doğru bilgiyi her zaman doktorlardan alabilirsiniz. Sitede yer alan bilgilerin yanlış anlaşılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek mağduriyetlerden internet sitemiz sorumlu değildir. Site içerisindeki bilgilerin kopyalanarak, başka internet sitelerinde kullanılması kesinlikle yasaktır. İnternet sitemizdeki bilgiler, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerince, internet sitesinin sahibinin iznine bağlı olarak kullanılabilmektedir. Siteye giriş yapan tüm ziyaretçiler, yukarıda yer alan yasal uyarıyı bütünüyle ve şartsız olarak kabul etmiş sayılır.

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İçindekiler

Avicenna MAG

İlgili İçerikler

Sezaryen Doğum Nedir? Hangi Durumlarda Uygulanır?

Normal doğumun uygun olmadığı ve riskli olduğu durumlarda doğumun cerrahi bir operasyonla gerçekleştirilmesine sezaryen doğum denilmektedir. Sezaryen ameliyatının tercih edilmesinin birden fazla nedeni bulunmaktadır. Ancak

İkiz Gebelik Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

İkiz Gebelik Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

İkiz gebelik veya çoğul gebelik, anne karnındaki bebeğin iki veya ikiden fazla olmasıdır. Çoğul gebelik İki farklı şekilde gerçekleşmektedir. Çoğul gebeliğin oluşma nedenlerinden biri döllenmiş

Filofobi (Aşık Olma Korkusu) Nedir?

Filofobi (Aşık Olma Korkusu) Nedir?

Filofobi, aşık olma korkusu veya duygusallık korkusu olarak da bilinen bir sorundur. Derin ve anlamlı hisler beslemekten ve duygusal ilişkiler kurmaktan kaçınan kişilerin yaşadığı bir

Pelvik İnflamatuar Hastalık (PID) Nedir?

Pelvik İnflamatuar Hastalık (PID) Nedir?

Pelvik inflamatuar hastalık, kadın üreme organlarının iltihaplanması anlamına gelmektedir. Pelvik enfeksiyonu, genellikle cinsel yolla bulaşan hastalıklar veya diğer bakteriyel enfeksiyonlar nedeniyle meydana gelmektedir. Bu enfeksiyonlar,

🇹🇷 المستشفى الأكثر ترجيحاً في تركيا لمتحدثي اللغة العربية في عام ٢٠٢٣