Kronik prostatit az şiddette seyreden ve özellikle gençlerde sık görülen iltihabi bir hastalıktır. Tedavisinde kullanılan antibiyotikler çoğu zaman etki göstermezler, bunun sonucunda bazı girişimsel yöntemler uygulanmaktadır.
[trurbanner]
Kronik Prostatit Nedir?
Prostat, her erkeğin vücudunda bulunan bir bezdir. Bu bezin iltihaplanmasına prostatit, iltihaplanmanın sık sık tekrarlanması veya birkaç haftadan daha uzun sürmesine ise kronik prostatit adı verilmektedir. Bu sağlık problemi ortaya çıkardığı şikayetlerin yanında aynı zamanda yaşamı büyük ölçüde olumsuz etkilemektedir. Erkekler için oldukça sıkıntılı geçen hastalık süreçlerinde tedaviler genellikle antibiyotik içeren medikal tedavi şeklinde uygulanmaktadır.
Kronik Prostatit Belirtileri
Bu sağlık sorunun akut belirtileri ve kronik belirtileri farklı şekillerde görülmektedir. Genel olarak görülen akut prostatit belirtileri şunlardır:
- İdrar yaparken ağrı ve yanma hissi,
- Mesanenin tamamen boşaltılamaması,
- Pelvik bölgede ağrı,
- Karın ağrısı,
- Bele vuran ağrı,
- Yüksek ateş,
- Titreme ve üşüme.
Kronik prostatit belirtileri arasında akut evrede görülenlere ek olarak şunlar izlenmektedir:
- Sık tekrar eden idrar yolu enfeksiyonları,
- Kısa aralıklarla sık idrara çıkma,
- Cinsel boşalım esnasında şiddetli ağrı,
- Koyu renkli ve kokulu idrar,
- Genital bölgede ağrı.
Kronik Prostatit Nedenleri
Kronik prostat iltihabının nedenleri tam olarak bilinememekle birlikte bazı bakterilerin bu sağlık sorununa neden olduğu düşünülmektedir. Genellikle atipik mikroorganizmalar prostat iltihabına neden olmaktadır. Bu atipik mikroorganizmalar arasında sık görülenler; klamidya mikroplazma adı verilen ve cinsel yolla bulaşan mikroorganizmalardır. Bununla birlikte prostat bezinde bulunan yapısal kusurlar iltihaplanmaya zemin hazırlayan nedenlerdendir.
Kronik Prostatit Tanı Yöntemleri
Yukarda belirtilen şikayetlerle bir uzmana başvurduğunuzda önce doktor tarafından detaylı bir fizik muayene gerçekleştirilmektedir. Bununla birlikte doğru bir tanılama için farklı yöntemlerden yararlanılmaktadır. Bu yöntemlerden sık olarak kullanılanı, parmakla rektal muayenedir. Uzman hekim, işaret parmağına kayganlaştığı bir jel sürer ve prostat bezini muayene eder. Bu muayene esnasında totalde prostat bezinin boyutu, tümörlü olup olmadığı ve enfeksiyon varlığı tespit edilebilmektedir.
Fiziki muayene sırasında sağlıklı bireyler herhangi bir şey hissetmezken, kronik prostat iltihabı olanlar şiddetli bir ağrı duyarlar. Bunun yanında rektal tuşe anında üretradan akıntı olması prostat bezinde iltihap olduğuna işaret eder. Şüpheli bir doku hissedildiği durumlarda ise genellikle biyopsi yapılarak kesin teşhis konulmaktadır. Aynı zamanda hastadan PSA testi alınarak vücutta prostat kanseri olup olmadığı da anlaşılabilmektedir.
Bunların yanında ihtiyaç duyulması halinde ultrason, bilgisayarlı tomografi ve mikroskobik incelemeler yapılmaktadır. Bu incelemeler arasında sıklıkla kullanılan teknik, sistoskopidir. Aynı zamanda idrar akım hızını ölçmeye yarayan bir üroflowmetri tahlili de tanı koymak amaçlı yapılan tetkikler arasında yer almaktadır.
Kronik Prostatit Tedavisi
Kronik prostat bezi iltihabının tedavisinde ilk adım, yaşam alışkanlıklarında değişiklik yapmaktır. Bunun yanında antibiyotik içerikli ilaç tedavileri uygulanır. Bu tedavi dört veya altı haftayı kapsayacak ölçüde antibiyotik tedavisini içermektedir. Aynı zamanda medikal masaj arasında sayılan prostat masajı, iyileşme bakımından büyük fayda sağlamaktadır. Medikal tedaviye cevap vermeyen iltihaplanmalarda sonraki tedavi basamağı, minimal invaziv yaklaşımlar olmaktadır. En sık uygulanan minimal invaziv girişim, enjeksiyon tedavileridir. Bu girişimlerden sonra tekrar eden iltihaplanmalarda ise artık cerrahi yöntemlerle müdahale gerekir.
Kronik Prostatit Enjeksiyon Tedavisi
Bu işlem prostat iltihaplanmalarında en sık uygulanan minimal invaziv girişimlerdendir. Ultrason cihazında bulunan ince bir parça ile makattan girilerek prostat bezi görüntülenir. Bundan sonra bezin içinde bulunan iltihaplı bölgelere doğrudan ilaç enjekte edilerek enfeksiyonun kuruması sağlanır. Uzun süren rutin tedaviler genellikle geçici süreliğine yanıt vermekle birlikte, tedavilerden kısa süre sonra hastalık tekrarlanmaktadır. Bunun yanında ağızdan alınan antibiyotikler enfeksiyon yerinin bazı odaklarına ulaşamayabilir. Bu durumlarda bezin içinde bulunan enfeksiyon odaklarına direkt antibiyotik ve kortizon enjeksiyonu daha etkili olabilmektedir.
Kronik Prostatit Ameliyatı
Prostat bezinin büyümesinde, iltihaplanması veya kanser oluşumu gibi durumlarda kesin tedavi yöntemi olarak ameliyat gerekebilmektedir. Ancak bu yöntem genellikle ilacın ve diğer girişimsel tedavi yöntemlerinin geçerli olmadığı hallerde uygulanmaktadır. Kronik prostat iltihabının ameliyatı açık veya laparoskopik (kapalı) tekniklerle gerçekleştirilebilmektedir. Açık ameliyatlar genellikle prostat boyutlarının 100 gr ve üzerinde olan hallerde uygulanmaktadır. Bu işlem esnasında hastanın cilt, cilt altı dokuları ve idrar torbası tamamen açılarak gerçekleştirilmektedir. Laparoskopik teknikle gerçekleştirilen ameliyatlar ise yine genel anestezi altında yapılmaktadır. Prostatta oluşan enfeksiyon odakları temizlenir veya tümör olgusuna rastlanılan durumlarda tümörlü bölge çıkartılır.
Kronik Prostatit Ameliyatı Sonrası İyileşme
Bu ameliyattan sonraki süreç genellikle ameliyatın nasıl yapıldığına ve hastalığın şiddetine göre farklılık göstermektedir. Açık ameliyat olan hastalar işlemden sonra bir hafta boyunca idrar sondası ile yaşarlar. Bununla birlikte hastaneden istirahat süresi diğer tekniklere göre çok daha uzundur. Lazerli veya laparoskopik işlemlerde ise hastalar ortalama bir gün sonra taburcu edilmektedir. Taburcu edilirken idrar sondaları çıkarılır ve normal yaşamlarına geri dönerler. Aynı zamanda operasyon sonrası ereksiyon sorunları ve idrarda yanma hissi gibi problemler yaşanmaz.
Her operasyondan sonra mobilizasyon (yürüyüş) çok önemlidir. Kronik prostatit ameliyatı olan hastaların da işlemden sonra hemşire eşliğinde belli aralıklarla yürüyüş yapması iyileşme sürecini hızlandırmaktadır. Bununla birlikte hastaların günde en az 2 litre sıvı almaları ve ağır eşyaları kaldırmamaları gerekir. Termal banyolar ve hamam gibi yerlerden uzak durulmalıdır. Kronik prostatit beslenmesi olarak da anılan ameliyat sonrası beslenme şekli ise lifli gıdaların alınması ve sebze, meyve ağırlıklı bir beslenmenin yaşam tarzı haline getirilmesi gerekmektedir.
Kronik Prostatit Ameliyatı Komplikasyonları
Her operasyonda olduğu gibi prostat ameliyatı da komplikasyon geliştirme risklerini barındırmaktadır. Bu operasyondan sonra genel olarak görülen şikayetler şu şekildedir:
- Yüksek ateş,
- İdrar yapamama sorunu,
- Kanama,
- Enfeksiyon,
- İdrar yaparken ağrı,
- Yara izi kalması (açık ameliyatlarda),
- İdrar kaçırma sorunu,
- İdrar yolu enfeksiyonu,
- Kasıklarda ağrı.
Kronik Prostatit Nasıl Önlenir?
Bu hastalığın bakteriyel türleri genel kişisel hijyenle önlenebilmektedir. Yani, penisin temiz tutulması, ve cinsel tercihlerde seçici olmanız ve cinsel ilişkiden sonra genital bölgenin yıkanması bu bakterilere yakalanma riskinizi en aza indirir. Bunun yanında bol su içmek de prostat bezi iltihabını önlemede oldukça fayda sağlamaktadır. Sigara kullanımı azaltmak hatta bırakmak, alkol kullanmamak ve düzenli egzersiz yapmak sağlıklı bir bağışıklığa sahip olmanızı sağlar. Bu da enfeksiyonlara karşı daha dirençli bir yapı kazanmanıza olanak tanır.
Sıkça Sorulan Sorular
Kronik prostatit tedavi edilmezse ne olur?
Bu hastalık enfeksiyonel bir sağlık sorunu olduğu için zamanında tedavi edilmediği taktirde iltihap çevre doku ve organlar sıçrayarak daha ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Bununla birlikte tedavi edilmeyen prostat bezi iltihaplanmaları, ilerleyen zamanlarda kısırlığa neden olabilmektedir. Taşıdığı riskler nedeniyle, yukarda belirtilen şikayetlere sahip hastaların muhakkak bir uzman üroloğa başvurmaları gerekmektedir.
Kronik prostatit tamamen geçer mi?
Bu hastalık kişiden kişiye bulaşan bir hastalık olmamakla birlikte, tedavisi uzun süreli ve çok zordur. Bununla birlikte yıllarca devam edebilen bir hastalık olma özelliği taşır. Bu sağlık sorunu genellikle erkeklerde psikolojik rahatsızlıklara da neden olabilmektedir. Nedeni ise, kronik prostat bezi iltihabının cinsel yaşamı çok olumsuz etkileyen bir hastalık olmasıdır. Mevcut tedavi yöntemleri ile bu hastalığın tamamen iyileşmesi mümkündür.
Kronik prostatit tedavi edilebilir mi?
Uzun süreli antibiyotik tedavileri bu hastalığı gidermek için en sık uygulanan tedavi tekniklerindendir. Ancak birçok kişide antibiyotikler işe yaramayıp, daha farklı tekniklere başvurulmaktadır. Bu evrede genel olarak minimal invaziv girişimler (antibiyotik enjeksiyonu vb.) ve cerrahi yöntemler uygulanır.