Bakterilerin Vücudumuzda Yaşadığı 11 Enteresan Yer

Bakterilerin Vücudumuzda Yaşadıkları Yerler

İçindekiler

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İnsan bedeni oldukça büyük bir ekosistemdir. İnsan vücudunu inceleyen araştırmalar gün geçtikçe geliştirilmekte ve insan sağlığının sırları her geçen gün ortaya çıkartılmaktadır. Bu sırlardan birisi de, bakterilerin vücudumuzda yaşadığı yerler…

İnsan vücudu, mikroorganizmalarla dolup taşmaktadır. İnsan vücudunda, hücrelerin sayısından daha çok mikroorganizma yaşamaktadır. Her ne kadar kulağa iğrenç geliyor olsa da, bu küçük canlıların birçoğu insan sağlığı için oldukça faydalıdır. Yapılan araştırmalarda, insan vücudunun hemen hemen her yerinde, sayısız mikrobiyal topluluklar olduğu keşfedilmiştir.

Mikrobiyom Nedir?

Vücudumuzun her yerinde bakteriler bulunmaktadır. Bu bakterilerin ve mikroorganizmaların oluşturdukları ekosistemlere mikrobiyom ya da mikrobiyota adı verilmektedir. Özünde mikrobiyom, bakterileri ve genetik materyalleri tanımlarken, mikrobiyota ise sadece mikropları ifade etmektedir. En büyük ve en meşhur mikrobiyom, trilyonlarca mikroorganizmanın sizinle beraber yaşadığı bağırsaklarda bulunmaktadır. Bu mikrobiyom, hem bağırsak hem de insan sağlığı için müthiş görevleri yerine getirmektedir. Vücutta bakteri bulunduran başlıca mikrobiyomlar şunlardır:

  • Göbek çukuru
  • Mesane
  • Anne sütü
  • Kulaklar
  • Gözler
  • Genital bölge
  • Bağırsaklar
  • Akciğerler
  • Burun
  • Ağız
  • Bademcikler
  • Cilt

Ağızdaki Bakteriler

Ağzımızın içerisinde bol miktarda mikroorganizma bulunmaktadır. Bu mikroplardan bazıları iyiyken, bazıları da kötüdür. Bilim insanları, 1929 yılından bu yana ağız bakterilerinin nasıl iltihaplanmalara ve hastalıklara neden olabildiğini açıklamaktadır. Ağız, mikropların gelişmesi ve çoğalması için mükemmel ortamlardan birisidir. Ilık, nemli ve bol besin kaynağı bulunması bunun sebebidir. Öte yandan dil, diş eti ve dişler gibi yerleşebilmeleri çok müsait yerler olması, ağzımızı mikroorganizmalar için adeta bir lunapark haline getirmektedir. Dişlerin çürümesine neden olan ana bakteri streptococcus mutans bakterisidir. Porphyyomonas gingivalis ise, diş eti hastalıklarının oluşmasına sebebiyet vermektedir. Ağız sağlığının korunması için yapılabilecek en iyi şey, düzenli olarak dişlerin fırçalanmasıdır. Ağızda bulunan bakteriler, kimi zaman akciğerlere, kimi zaman da bağırsaklara gidebilirler. Bu da çeşitli hastalıkların oluşmasına neden olabilmektedir.

Ağzınızı sağlıklı tutmanın en kolay yolu, dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak, sigarayı bırakmak ve şekerli atıştırmalardan uzak durmaktır.

Ciltteki Bakteriler

Cildiniz, sizi hem istilacı mikroplardan koruyan hem de bağışıklık sistemini destekleyen en temel mikroplara ev sahipliği yapmaktadır. Derimizde yer alan mikroorganizmalar, zarar verme potansiyeli olan diğer mikropların deriye yerleşmesine engel olurlar. Bu engeli oluşturabilmek için çok sayıda molekül üretirler. Oldukça ilginç olmakla birlikte, staphylococcus epidermis mikroorganizmasının, cilt kanserine engel olduğuna dair çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Sağlıklı bir ciltle ilişkisi olan bakterilerin, zararlı bakterilerin oluşmasını önlemek adına çeşitli bileşikler ürettiği bilinmektedir.

Akciğer Mikrobiyomu

Eskiden steril ve sade olduğu düşünülen akciğerlerin, yakın zamanda oldukça geniş bir mikrobiyoma sahip olduğu tespit edildi. Yapılan araştırmalar, koah gibi hastalıklara sahip olan insanların normal insanlara göre çok daha akciğer bakterisine sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Her ne kadar akciğer mikrobiyomu büyük bir mikrobiyom olarak kabul edilse de, bağırsaklardaki kadar büyük değildir. Bunun nedeni, akciğerlerdeki duvarların, bağırsak duvarları kadar kolay tutunulamamasıdır. Aksine akciğerler, oksijenin kana transferini hızlandırmak için tasarlanmış olan bir dizi maddeyle kaplıdır. Akciğerlerde bulunan en yaygın bakteriler şunlardır:

  • Streptokok
  • Prevotella
  • Veillonella

Genital Mikrobiyomlar

Genital bölgelerde bakterilerden kaçış yoktur. Hem erkeklerin hem de kadınların genital bölgeleri, karanlık ve nemli olmasından dolayı, bakteriler için harika bir ev olarak kabul edilir. Yine ilginç bir araştırmaya göre, genital bölgelerde bulunan bakterilerin, bu bölgelerde oluşabilecek enfeksiyonların bir kısmına engel olduğu görülmektedir.

Erkek Cinsel Organı Bakterileri

Bilim insanları, penisin hem içinde hem de dışında çok sayıda bakteri olduğunu ortaya koymuşlardır. Üretrada bulunan bakterilerden bazıları, enfeksiyonlara karşı vücudu daha korumasız hale getirirken, yine üretrada bulunan bazı bakteriler, enfeksiyon oluşumunu engellemektedir. Bu yapısıyla üretra bakterileri, kendi içlerinde de bir savaş vermektedirler. Öte yandan, sünnetsiz penislerde, sünnetli penislerden çok daha fazla bakteri bulunduğu da bilinmektedir.

Kadın Cinsel Organı Bakterileri

Kadınlar, cinsel organ bakterilerine ve oluşturdukları rahatsız edici semptomlara, erkeklere oranla çok daha fazla alışıktır. Fakat vajina sağlığını düşünen ve koruyan Lactobacillus gibi bakteriler de vardır. Bu bakteri vajina içerisindeki pH’ı düşürerek, enfeksiyonlara sebebiyet veren mikroplar için yaşanamaz bir ortam oluşturmaktadır. Bu bakterinin ve bu bakterinin bazı türlerinin, vajinal pamukçuk gibi hastalıkları da önlediği ortaya konmaktadır.

Gözlerde de Bakteriler Var

Gözlerimiz, mikroplar için ideal bir yaşam alanıdır. Eşi benzeri bulunmayan göz sisteminde yer alan mikropları araştırmak, göz hastalıklarının tedavisinde çığır açmaya neden olabilir. Mikroplar genelde kornea ve konjonktivada gibi yerlerde yaşamaktadırlar. Göz mikrobiyomunda alışılmış olan 4 çeşit bakteri vardır. Bu bakterilerin eksikliği ya da fazlalığı gibi dengeleri değiştiren durumlarda, göz kuruması gibi hastalıklar ortaya çıkabilmektedir. Göz mikrobiyomunu anlayabilmek adına çok sayıda çalışma yapılıyor olsa da, henüz bilim insanları keskin sonuçlara varamamışlardır.

Çevre etkilerine duyarlılığıyla bağırsak mikrobiyomuyla benzerlik gösteren göz mikrobiyomu, yaşa, etnik kökene, coğrafi şartlara ve lens kullanıp kullanamamanıza bağlı olarak yapısal farklılıklar gösterebilmektedir. Lens kullanmak, muhtemelen gözdeki bakteri sayılarını arttıracaktır.

Bademciklerimizin Koruyucuları

Bademcikler, ağız ya da burun yoluna giren istilacı mikropları yakalayarak, vücuda girmeden önce onları öldürmek için antikor üretmekle görevlidir. Bu göreviyle, enfeksiyon ile savaşta büyük bir role sahiptir. Elbette bu görevi yerine getirirken, çeşitli bakterilerden de destek almaktadır. Bademcik mikrobiyomu üzerine oldukça az sayıda çalışma yapılmıştır. Çocuklar ve yetişkinlerin bademcik yapısında ciddi farklılıklar bulunmaktadır.

Kulak Mikrobiyomu

Kulaklar yalnızca kulak kirine değil, çok sayıda mikroorganizmaya da ev sahipliği yapmaktadır. Bu mikroorganizmalar, kulak enfeksiyonlarını oluşturabilirler. Çocukken orta kulak enfeksiyonları yaşamak, en yaygın hastalıklardan birisidir. Çevrenizde çocukken orta kulak enfeksiyonu geçirmemiş bir insan bulmak oldukça zordur. Orta kulak enfeksiyonu gibi iltihaplanmalarda yalnızca genetik faktörler değil, kulak içi bakterileri de önemli bir etkendir.

Anne Sütündeki Bakteriler

Anne sütü, yararlı bakterilerin beslenip büyüyebilmesi için yardımcı besinler, çeşitli bağışıklık hücreleri ve probiyotiklerle doludur. Henüz daha gelişmekte olan bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla, bebeğin bağırsaklarını kolonize etme amacına sahip olan probiyotik bakterilerle doludur. Anne sütü mikrobiyomundaki yararlı organizmaların sayısı, obezite ile orantılıdır. Yapılan araştırmalar, aşırı kilolu annelerin sütünün, normal kilodaki annelere göre daha az yararlı mikroorganizmaya sahip olduğunu göstermektedir. Öte yandan, doğum yöntemi de anne sütünün yapısını etkilemektedir.

Mesane Bakterileri

Tıpkı akciğerlerde olduğu gibi, geçmiş yıllarda mesanenin de bakterilerden uzak bir yer olduğu düşünülmekteydi. Fakat bilim insanları, bunun doğru bir bilgi olmadığını yakın zamanlarda ispat ettiler. İdrar kesesinin mikrobiyomu hakkında her ne kadar çok fazla bilgi olmasa da, araştırmacılar bu mikrobiyomun insan sağlığı için koruyucu bir role sahip olduğunu ortaya koyuyorlar.

Kadınlar için yapılan araştırmalar, iyi ve kötü bakterilerin, hem mesanede hem de kadın üreme sisteminde hareket edebildiğini göstermektedir. Öte yandan, hemen hemen her kadının hayatında en az 1 kez yaşayacağı mesane yolu enfeksiyonunun, mesane mikrobiyomunun çeşitliliğinin değişmesine bağlı olarak geliştiği düşünülmektedir.

Burnumuzdaki Bakteriler

Burun boşluğu oldukça karanlık, sıcak ve nemlidir. Evet, bakteriler için harika bir yer… Burun mikrobiyomu, çevresel faktörlerden çok kolay etkilenmektedir. Tıpkı bağırsaklarda olduğu gibi, tıbbi durumlardan çok kolay etkilenip, değişim gösterebilmektedir.

Garip bir şekilde, kısa bir süre önce araştırmacılar, bazı gönüllülerin burunlarından Lactobacillus probiyotik bakterisini almalarını istediler. Araştırma sonucunda kesin sonuçlar elde edilemese de, bu bakterinin burunda da yaşayabildiği ve burun sağlığı için yararlarının olabileceği ortaya kondu.

Göbek Deliğindeki Dünya

Eğer göbek deliğinizden biraz tok bir koku geliyorsa, göbek mikrobiyomunuzun çok çeşitli olduğunu düşünebilirsiniz. Tam tamına 60 farklı insanın katılım gösterdiği bir araştırmada, 60 insanın göbek deliğinden 2368 adet bakteri çıktığı bildirildi. Bu bakteriler arasında, sadece Japonya’da olduğu düşünülen bakteriler ve yine sadece buzullarda olduğu düşünülen bakterilere rastlandı. 2013 yılında bir grup insan, göbek deliklerinde yaşayan bakterilerden aromalı peynirler yapmaya çalıştılar. Bu deneyler gariptir ki, başarılı oldu. Elbette siz bunu evde denemeyin…

Vücutta Bakteri Bolluğunun Faydaları ve Zararları

Araştırmalar gösteriyor ki, vücudumuza yer edinmiş olan bakterilerin bizlere ve bilim insanlarına öğreteceği daha çok şey var. Bedenimizde yaşayan bakterilerin bizlerin sağlığı açısından önemi gün geçtikçe aydınlatılıyor ve bu sayede birçok hastalığın önüne geçilebilir. Hatta uzmanlar, insan ömrünün bile uzamasında, bu bakterilerin faydalarını keşfetmenin önemli olduğunu vurgulamaktalar. İnsan vücudu bir orman gibi ve içerisinde sayısız canlı yaşıyor. Elbette bu türlerin büyük bir çoğunluğu zararlı. Ama vücudumuzla uyum içinde yaşayan ve çok sayıda faydası bulunan mikrorganizmalar da azımsanacak gibi değil. Araştırmalar devam ettikçe bu bakterilerin faydaları daha da netleştirilecek ve buna bağlı olarak yeni tedavi yöntemleri ortaya çıkacaktır.

Paylaş:

⚠️ Yasal Uyarı

“Bu internet sitesinin içerikleri, siteye giriş yapan hastaların ve ziyaretçilerin güncel bilgilere ulaşabilmesi adına hazırlanmıştır. Sitedeki bilgilerin, sağlık alanında tanı, tedavi ya da ilaç reçetesi gibi bir özelliği bulunmamaktadır. İnternet sitemiz, sağlıkla ilgili bütün konuların ancak, doktor muayenesi ile teşhis ve tedavi edilebileceğini savunmaktadır. Sitede yer alan bütün bilgiler doktor muayenesine teşvik amacıyla hazırlanmaktadır. Doğru bilgiyi her zaman doktorlardan alabilirsiniz. Sitede yer alan bilgilerin yanlış anlaşılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek mağduriyetlerden internet sitemiz sorumlu değildir. Site içerisindeki bilgilerin kopyalanarak, başka internet sitelerinde kullanılması kesinlikle yasaktır. İnternet sitemizdeki bilgiler, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerince, internet sitesinin sahibinin iznine bağlı olarak kullanılabilmektedir. Siteye giriş yapan tüm ziyaretçiler, yukarıda yer alan yasal uyarıyı bütünüyle ve şartsız olarak kabul etmiş sayılır.

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İçindekiler

Avicenna MAG

İlgili İçerikler

Atrofi

Atrofi Nedir? Atrofi Nedenleri ve Tedavisi

Atrofi, bir organın, dokunun veya kasın boyutunda azalma ve fonksiyonunda gerileme anlamına gelmektedir. Genellikle hücrelerin küçülmesi veya sayısının azalması sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Nedenleri

Kalsifik Tendinit

Kalsifik Tendinit Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kalsifik Tendinit, tendonlarda kalsiyum birikiminin meydana geldiği bir durumdur. Genellikle omuz, diz, kalça gibi eklem bölgelerinde görülen bu rahatsızlık, tendonda iltihaplanma ve ağrıya yol açmaktadır.

🇹🇷 المستشفى الأكثر ترجيحاً في تركيا لمتحدثي اللغة العربية في عام ٢٠٢٣