İnkontinans, halk arasında idrar kaçırma olarak anılan ve çeşitli sebeplere bağlı olarak gelişen bir hastalık halidir. Öksürme veya hapşırma gibi ani refleks gerektiren durumlarda sıklıkla yaşanan bu durum çoğu zaman günlük yaşamı olumsuz yönde etkilen bir hal almaktadır. Erken dönemde müdahale edildiğinde büyük bir hızla iyileşen bu hastalık için farklı tedavi seçenekleri mevcuttur.
[trurbanner]
İnkontinans Nedir?
İdrar kaçırma, çeşitli nedenlerle mesanenin kontrolünü kaybetmesi sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Şiddeti ile bağlantılı olarak kişilerde özgüven eksikliği, cinsellikten kaçınma ve bazen evden dışarı çıkamama gibi sorunlar yaratmaktadır. 30 yaş üstü kadınlarda idrar kaçırma görülme olasılığı %40 civarındadır. Üriner inkontinans kişileri başkalarının yanında utandıran bir sağlık sorunudur. Bu sebepten genellikle doktora başvuru yapan hasta sayısı da çok az olmaktadır. Bununla birlikte sıklıkla görülmesi sebebiyle kadınlar bu problemle baş edebilmek için ped kullanmaktadırlar. Başka bir alternatif olarak da yanlarında ekstra iç çamaşırı bulundururlar. Bununla birlikte aha az sıvı alarak mücadele etmeyi tercih edenler de vardır.
İnkontinans Belirtileri
Birçok insan ara ara küçük idrar sızıntıları yaşar. Ancak bazılarında bu durum çok daha sık yaşanır ve olumuz etkileri günlük yaşamı büyük ölçüde etkiler. İdrar kaçırma, türlerine göre farklı belirtilerle karşımıza çıkmaktadır.
Genel olarak hastalığın türlerine göre görülen belirtiler şu şekildedir:
- Stres İnkontinansı: Bu türde en sık görülen belirti, öksürme, hapşırma, gülme veya ağır bir şey kaldırma ile mesaneye baskı uygulanması sonucu idrar kaçmasıdır.
- Urge İnkontinans: Sıkışma tipi idrar kaçırmadır. Ani, yoğun bir idrara çıkma isteğinin ardından kontrolsüz bir şekilde inkontinans yaşanır. Bunun dışında gece boyunca sık sık idrara çıkmanız gerekir. Bu hastalık, enfeksiyon gibi küçük bir durumdan veya nörolojik bozukluk gibi daha ciddi bir hastalıktan kaynaklanabilmektedir.
- Taşma İnkontinansı: Bu hastalık türünde kişi, mesanenin dolu olmasına rağmen doluymuş gibi hissetmez. Bu sebeple idrar yapma hissi olmaz. Bunun sonucunda mesane kapasitesini aşan hacimlerde idrar depolanır ve artık taşma biçiminde inkontinans görülmektedir.
- Fonksiyonel İnkontinans: Mesanede bir sorun olmamasına rağmen, hastaların tuvalete zamanında ulaşamaması sonucu ortaya çıkan idrar kaçırma hastalığıdır. Fiziksel veya bilişsel problemler sonucu meydana gelmektedir.
- Karışık İnkontinans: Birden fazla tipte üriner inkontinans yaşandığı takdirde bu, stres inkontinansı ve urge inkontinansın bir kombinasyonunu ifade eder.
Bunların dışında inkontinans, dışkılamada da görülebilmektedir. Gaita inkontinansı veya fekal inkontinans olarak geçen dışkıyı tutamama problemi, yine idrarda olduğu gibi dışkının atılmasını ve içerde utulmasını sağlayan kasların gevşemesi sonucu oluşmaktadır. Gaz çıkarma veya dışkılamada kontrol yeteneğinin kaybolmasıdır. Bağırsak inkontinansı, hafif evrede yalnızca gaz çıkarma şeklinde görülürken, ağır evrede gaz ile birlikte dışkının da istemsiz dışarı atılması şeklinde gerçekleşir.
İnkontinans Nedenleri
İdrar kaçırma genellikle günlük yaşam pratiklerinden veya altta yatan sağlık sorunlarından kaynaklanmaktadır. Doktorunuz tarafından kapsamlı bir kontrolün ardından yaşadığınız bu sağlık sorununun neye bağlı olarak geliştiğini kolaylıkla anlayabilirsiniz.
Geçici İdrar Kaçırma
Bazı gıdalar ve ilaçlar vücutta idrar söktürücü etki göstererek mesaneyi uyarır ve idrar hacmini arttırır. Bu da geçici olarak idrar kaçırma problemine neden olur. Bu probleme sebep olan bazı yiyecek ve içecekler şu şekildedir:
- Alkol,
- Kafein,
- Gazlı içecekler,
- Yapay tatlandırıcılar,
- Çikolata,
- Şili biberi,
- Baharat, şeker veya asit içeriği yüksek gıdalar,
- Kalp ve tansiyon ilaçları,
- Sakinleştiriciler ve kas gevşeticiler,
- Yüksek dozlarda C vitamini.
Üriner inkontinans ayrıca aşağıdakiler gibi kolayca tedavi edilebilen bir hastalıktan da kaynaklanır:
- İdrar Yolu Enfeksiyonu: Zaman zaman geçirilen idrar yolu enfeksiyonları mesaneyi tahriş edebilmektedir. Bu durum da güçlü idrara çıkma dürtüsüne ve bazen de idrar kaçırmaya neden olmaktadır.
- Kabızlık: Rektum mesanenin yakınında bulunur ve aynı sinirlerin çoğunu mesane ile paylaşır.
Kalıcı İdrar Kaçırma
Kalıcı idrar kaçırma, aşağıdakiler de dahil olmak üzere, altta yatan bir sağlık probleminden kaynaklanır:
- Gebelik: Hormonal değişiklikler ve fetüsün artan ağırlığı idrar kaçırmaya sebep olabilmektedir.
- Doğum: Vajinal doğumun, mesane kontrolü için gerekli olan kasları zayıflatma ihtimali bulunmaktadır. Mesane sinirlerine ve burada bulunan destekleyici dokuya zarar vererek pelvis tabanının düşmesine yol açabilir. Sarkma durumunda mesane, rahim, rektum veya ince bağırsak normal konumundan aşağı doğru itilir. Bunu takiben vajinaya doğru çıkıntı yapabilir. Bu çıkıntılar ise idrar kaçırmaya neden olabilmektedir.
- Yaş: Yaş ilerledikçe mesane kasları da gevşemektedir. Bu da mesanenin idrar depolama kapasitesinin azalmasına neden olmaktadır. Bununla birlikte yaşlılarda üriner inkontinans daha sık hale gelir.
- Menopoz: Menopozdan sonra kadınlar, mesane ve üretrayı sağlıklı tutmaya yardımcı olan bir hormon olan östrojeni daha az üretmektedirler. Bu dokuların bozulması ise kadınlarda idrar kaçırmayı şiddetlendirebilmektedir.
- Prostat Büyümesi: Yaşlı erkeklerde, bu problem genellikle iyi huylu prostat hiperplazisi olarak bilinen prostat bezinin genişlemesi sebebiyle görülebilmektedir.
- Prostat Kanseri: Sıklıkla erkeklerde idrar kaçırma, prostat kanseri tedavilerinin bir yan etkisi olarak da görülebilmektedir.
- Böbrek Taşları ve Tümör: İdrar yolunuzun herhangi bir yerindeki bir tümör, normal idrar akışını engelleyerek taşma tipi idrar kaçırmaya yol açabilmektedir. Böbrek taşları da tedavi edilmediğinde bazen idrar sızıntısına neden olur.
- Nörolojik Bozukluklar. Multipl skleroz, Parkinson hastalığı, felç, beyin tümörü veya omurilik yaralanması, mesane kontrolünde yer alan sinir sinyallerini engelleyerek idrar kaçırmaya neden olabilir.
İnkontinans Tanı Yöntemleri
Uygun tedavi uygulayabilmek için sahip olduğunuz idrar kaçırma türünü belirlemek çok önemlidir. Genellikle var olan şikayetler hastalığın türü hakkında doktora fikir vermektedir. Ancak bu kararı vermede etkili bazı tahliller de yapılmaktadır. Öncelikle başvurduğunuz hekim, detaylı bir fizik muayene yaparak tıbbi öykünüzü alır. Ardından teşhisi kesinleştirmeye yarayan bazı tahliller ister.
İdrar kaçırma hastalığını teşhis etmek için genel olarak yapılan testler aşağıdaki gibidir:
- İdrar Tahlili: Bu hastalığın teşhisi için yapılan ilk tahlillerden biridir. Alınan idrar örneği laboratuvarda incelenerek, bir enfeksiyon veya kanama bulgusu aranır.
- Mesane Takibi: Birkaç gün boyunca vücudunuza aldığınız ve idrarla çıkardığınız sıvı takibini yapmanız gerekebilir. Buna hastanın aldığı ve çıkardığı (AÇT) takibi denilmektedir. Ürettiğiniz idrar miktarını, sıklığını ve idrara çıkma isteğiniz olup olmadığını izleyerek not almanız, yaşadığınız sorunun türünü belirlemede büyük ölçüde fayda sağlamaktadır.
- Ölçüm Testleri: Bu test için idrarınızı özel bir kabın içine yapmanız istenir. Bundan sonra kaptaki idrar miktar ölçülür. Ardından doktorunuz bir kateter veya ultrason testi ile mesanenizde kalan idrar miktarını kontrol eder. Mesanenizde çok miktarda idrarın kalmış olması, idrar yollarında bir tıkanıklık ya da mesane kaslarında bir problem olduğunu gösterir.
Tanılama için daha fazla bilgiye ihtiyaç duyulduğu takdirde, doktorunuz ürodinamik testler ve pelvik ultrason gibi daha ilgili ve kapsamlı testler de önerebilir. Ancak bu testler genellikle ameliyat ihtimali olan durumlarda yapılmaktadır.
İnkontinans Tedavi Yöntemleri
Tedaviler medikal veya cerrahi yöntemlerle uygulanabilmektedir. Bununla birlikte en uygun tedavi şekline alanında deneyimli bir doktor, hastanın genel sağlık durumuna göre karar vermektedir. Hastalığın tedavisinde ilk basamak, fiziksel ve davranışsal terapiler şeklindedir. Eğer ağır anatomik sorunlar tespit edilmişse, cerrahi ve kombine tedavil tekniklerine başvurulmaktadır.
İdrar Kaçırma Tedavisinde Cerrahi Uygulamalar
İdrar kaçırmada en sıklıkla kullanılan cerrahi uygulamalar, vajinal yolla gerçekleştirilen tekniklerdir. Bunun yanında karın bölgesinden veya laparoskopik olarak da cerrahi tedavi tercih edilmektedir. Ameliyattan bir gün sonra hasta taburcu olabilmekte ve günlük hayatına kısa sürede dönebilmektedir.
Sling (askı) operasyonları çok sık kullanılan cerrahi yöntemler arasındadır. Bu teknik, mesane boynu ile üretranın desteklenmesi temeline dayanmaktadır. Bununla birlikte TVT, TOT ve mini sling yöntemleri de uygulanabilmektedir. Bunların hepsi yaklaşık 15 dakika süren genel ya da spinal anestezi altında uygulanabilen işlemlerdir. Hasta bu operasyondan sonra da hemen ertesi gün evine gidebilmektedir. Ayrıca bu prosedürlerin başarı oranları oldukça yüksektir ve uzun dönemde iyi sonuçlar alınmaktadır. Komplikasyon oranları ise çok düşük olan bu tür cerrahi uygulamalar sayesinde hastanın yaşam konforu artar ve özgüveni yerine gelir.
Mesane Egzersizleri
İdrara çıkmanın geciktirilmesi ve idrarı tutabilme konusunda mesaneyi eğitebilme yöntemlerini içeren egzersizlerdir.
Beslenme Düzeni
Bazı hastalarda kilo verme, fiziksel egzersiz ve yaşam pratiklerinde yapacağı değişikler sayesinde bu problem aşılabilmektedir. Bununla birlikte alkol, asitli ve kafeinli sıvıların tüketimini azaltmak da hastalığın etkisini azaltabilmektedir.
İlaç Tedavileri
İdrar kaçırma tedavisinde medikal ilaçlar sıklıkla kullanılabilmektedir. Ancak davranışsal ve fiziksel tedavilerle birlikte kullanılması çok daha başarılı sonuçlar elde etmeyi sağlar. Bununla birlikte ilaçlar hastanın durumuna göre farklılık gösterebilmektedir. İlaç tedavisinde doktor kontrolü ve gözetiminde tedavinin devam ettirilmesi çok mühimdir.
Pelvik Taban Egzersizleri
Doktorunuz idrara çıkmayı kontrol eden kasları güçlendirmek için pelvik taban egzersizlerini sık sık yapmanızı isteyebilir. Kegel egzersizleri olarak da bilinen bu teknikler özellikle stres inkontinansının giderilmesinde çok etkilidir.
Bu egzersizleri yapmak için idrar akışını durdurmaya çalıştığınızı düşünün. Ardından şu yolları izleyin:
- İdrar yapmayı durdurmak için kullanacağınız kasları sıkın. Beş saniye kadar böyle durduktan sonra gevşetin ve bir beş saniye daha böyle bekleyin. Sizin için 5 saniye tutmak çok zorlayıcı oluyorsa, iki veya üç üç saniye ile egzersize başlayabilirsiniz.
- İleri basamaklarda kasılmaları tek seferde 10 saniye tutmaya çalışın.
- Her gün en az üç set 10 tekrar yapmaya özen gösterin.
Bunlara ek olarak, doğru kasları belirlemenize ve kasılmanıza yardımcı olmak için doktorunuz bir fizyoterapist ile çalışmanızı önerebilir.
Önleme
İdrar kaçırmanın her zaman için önlenebilir olduğunu söyleyemeyiz. Ancak, bu riski azaltmaya yardımcı olmak için şu pratikler işe yarayabilir:
- İdeal kilonuzu koruyun.
- Düzenli olarak pelvik taban egzersizleri yapın.
- Kafein, alkol ve asitli içecekler gibi mesane tahriş edici maddelerden uzak durmaya çalışın.
- İdrar kaçırma nedeni olan kabızlığı önleyebilecek lifli gıdalar tüketin.
- Sigara içmeyin, içiyorsanız bırakmak için bir sağlık merkezinden profesyonel yardım alın.
Sıkça Sorulan Sorular
İnkontinans ne demektir?
İnkontinans, halk arasında idrar kaçırma olarak anılan ve çeşitli sebeplere bağlı olarak gelişen bir hastalık halidir. Öksürme veya hapşırma gibi ani refleks gerektiren durumlarda sıklıkla yaşanan bu durum çoğu zaman günlük yaşamı olumsuz yönde etkilen bir hal almaktadır.
İdrar kaçırma hastalığına ne iyi gelir?
Bu hastalığın etkilerini azaltmak adına aşırı sıvı alımına engel olmanız önemlidir. Hastalık için uygun bir sıvı alım dengesi oluşturulmalıdır. Günde en az 1,5-2 litre sıvı tüketimi sağlanarak, aşırıya kaçılmamalıdır. Gece uyumadan dört saat önce herhangi bir şekilde sıvı alımından kaçılmalı ve uyumadan önce mesane mutlaka boşaltılmalıdır. Bununla birlikte akşam vakitlerinde sulu meyve ve sebze tüketiminden uzak durmak, gece kesintisiz bir uyku çekmenize olanak tanır.
İdrar tutamama psikolojik olabilir mi?
Genetik olarak veya sonradan yaşanan zorlu doğumlarla pelvik taban kaslarının zayıflaması sonucu ortaya çıkan idrar kaçırma problemi, kadınlarda önemli sosyal ve psikolojik bir sorun olmaktadır. Ancak, bu sağlık problemi genellikle kasların zayıflamasına bağlı olarak ortaya çıktığı için psikolojik denilemez.