Menenjit Nedir?
Beyin ve omuriliği saran zarların iltihaplanması sonucu ortaya çıkan hastalık menenjit olarak adlandırılmaktadır. Bu iltihaplanma genel olarak bakteri, virüs veya parazitlere bağlı olarak gelişmektedir. Bunların dışında farklı kimyasal tepkimeler, kanser türleri veya ilaç alerjileri de beyin zarlarında iltihaplanmaya neden olabilir. Her yaştan bireyi etkileyebilen bu hastalık, sıklıkla bebeklerde ve küçük yaşlardaki çocuklarda görülmektedir.
Menenjit Belirtileri
Menenjit hastalığının belirtileri ilk olarak gribal enfeksiyona benzer şekilde görülmektedir. Beyin veya omurilik zarlarının iltihaplanmasının ardından belirtiler, birkaç saat veya birkaç gün içinde hissedilir hale gelmektedir. 2 yaşından büyük çocuklarda ve yetişkinlerde menenjit belirtileri genel olarak şunlardır:
- Ani yükselen ateş,
- Şiddetli baş ağrısı,
- Bulantı ve kusma,
- Ense sertliği,
- Nöbet,
- Bilinç bulanıklığı,
- Konsantrasyon bozukluğu,
- Devamlı uyku hali,
- Kaslarda güçsüzlük ve yürümede aksama,
- Işığa karşı duyarlılık,
- İştahsızlık,
- Deri döküntüleri.
Bebeklerde Menenjit Belirtileri
Bebeklerde genel olarak görülen menenjit belirtileri şu şekildedir:
- Yüksek ateş,
- Aşırı huzursuzluk,
- Hareketlerde yavaşlama,
- İştahsızlığa bağlı olarak emme isteğinin azalması,
- Bıngıldakta hissedilen şişlik,
- Kusma,
- Uykudan uyanmada zorluk,
- Vücutta ve ensede sertlik.
Menenjit Neden Olur?
Bu hastalık genellikle viral enfeksiyon ağırlıklı ortaya çıkmaktadır. Bunu genel olarak bakteriyel enfeksiyonlar ile parazit ve mantar kaynaklı enfeksiyonlar izler. Birkaç bakteri türü, yaygın olarak akut bakteriyel menenjite sebep olabilmektedir:
Bakteriyel Menenjit
- Streptococcus Pneumoniae (Pnömokok): Bu bakteri türü, bakteriyel menenjitin en yaygın nedenleri arasındadır. Tıp literatüründe pnömokok hastalığı olarak adlandırılmaktadır. Bununla birlikte zatürree, kulak veya sinüs iltihaplarına neden olur. Aynı zamanda mevcut menenjit aşıları bu hastalık için en etkili korunma yöntemlerinden biridir.
- Neisseria Meningitidis (Meningokok): Bu bakteriler çoğunlukla üst solunum yolu enfeksiyonlarına (ÜSYE) neden olmaktadırlar. Ancak kan dolaşımına girmeleri ile birlikte meningokok hastalığı ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte meningokok hastalığı, gençlerde ve erişkinlerde daha sık görülen bulaşıcı bir enfeksiyon türüdür. Kalabalık alanlarda hızla yayılarak, yerel salgına sebep olabilirler. Bu bakteri türü için de aşılama, en etkili korunma yöntemidir. Ancak kişi aşılanmış olsa bile meningokok hastalığına sahip biriyle yakın temasta bulunduktan sonra kesinlikle antibiyotik kullanması gerekir.
- Haemophilus Influenzae (Hemofilus): Haemophilus influenzae tip b (Hib) bakterisi, önceleri çocuklarda bakteriyel menenjite en çok neden olan bakteri türleri arasındaydı. Ancak yeni Hib aşıları, bu tip menenjit vakalarının sayısını önemli oranda azaltmıştır.
- Listeria Monocytogenes (Listeria): Bu bakteriler pastörize edilmemiş peynirler ve et ürünlerinde bulunmaktadır. Bu bakteriyel enfeksiyona yakalanma riski en yüksek olan bireyler genellikle hamileler, yenidoğan bebekler, yaşlı yetişkinler ve zayıf bağışıklık sistemi olanlardır. Özellikle gebelerde Listeria, plasenta bariyerini geçerek, bebek için hayati risk oluşturabilmektedir.
Viral Menenjit
Virüslere bağlı olarak gelişen enfeksiyonlar, genellikle hafif seyreder ve kendi kendine geçmektedir. Bununla birlikte viral menenjitler mevsimsel olarak yoğunlaşabilir. Örneğin, sonbahar mevsiminde yaz aylarına göre görülme olasılığı daha fazladır. Herpes simpleks virüsü, kabakulak virüsü ve HIV gibi virüsler bu hastalığa en fazla neden olan virüsler arasındadır.
Kronik Menenjit
Beyni çevreleyen zarları ele geçiren ve yavaşça büyüyen organizmalar kronik menenjite neden olmaktadır. Bununla birlikte bu hastalığın gelişme süresi minimum iki haftadır. Belirti ve semptomları arasında baş ağrısı, ateş, kusma ve bilinç bulanıklığı görülmektedir. Belirtiler konusunda genellikle akut menenjit ile aynı belirtiler görülmektedir.
Mantar Menenjiti
Mantarların neden olduğu menenjit türü çok nadir görülmekle birlikte, genellikle toprak ve odun gibi yüzeylerde bulunan mantar sporlarının solunması ile bulaşmaktadır. Bununla birlikte bu hastalık kişiden kişiye bulaşmamaktadır. Tedavisi ise, antifungal ilaçlarla yapılmaktadır.
Parazit Menenjit
Parazitler de bakteri, virüs ve mantarlar gibi beyin zarı ve sıvısında enfeksiyona neden olmaktadır. Bu parazitler genellikle havuz suyundan bulaşmaktadır. Veya diğer tatlı sularda yüzerken bulaşan ve hemen müdahale edilmediği takdirde yaşamı tehdit etmektedir. Bunların yanında parazitlerle enfekte olmuş yiyeceklerin yenmesi ile bu hastalığa yakalanmaya neden olabilmektedir. Ancak parazitlere bağlı beyin iltihaplarında insandan insana bulaşma gerçekleşmez.
Menenjit Tanısı
Bu hastalığın tanılama süreçleri, öncelikle doktor tarafından yapılan detaylı bir fizik muayene ve tıbbi öykünün alınmasıyla başlamaktadır. Ardından yapılacak olan klinik testlerle kesin tanı konulmaktadır. Muayene sırasında doktorunuz baş, kulaklar, boğaz ve omurga boyunca deride enfeksiyon belirtisi olup olmadığına bakar. Bununla birlikte, ense sertliği muayenesi ile bebeklerde bıngıldak kontrolü de yapılmaktadır.
Bu hastalığın tanısı için genel olarak yapılan testler şunlardır:
- Laboratuvar Testleri: Bu testlerle vücutta enfeksiyon olup olmadığı araştırılmaktadır. Bunun için sıklıkla kan kültürü bakılır. Aynı zamanda vücudun elektrolit düzeyleri de kontrol edilmektedir.
- Görüntüleme Tetkikleri: Görüntüleme testleri arasında bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans (MRI) bulunmaktadır. Bu testlerle genel olarak beyin, beyin zarları ve sıvısı net bir şekilde görülebilmektedir. İçerde şişme veya iltihaplanma olup olmadığı araştırılmaktadır.
- Lomber Ponksiyon: Bu hastalığın kesin tanısı için genellikle beyin omurilik sıvısı (BOS) örneği alınır. BOS, sıklıkla artan beyaz kan hücrelerinin sayısı ve artan protein ile birlikte düşük seviyelerde olan glukoz (şeker) düzeylerini göstermektedir. Aynı zamanda bir enfeksiyonun varlığı da bu tahlil ile kesin olarak teşhis edilmektedir.
Menenjit Tedavisi
Bu hastalıkta tedavi genel olarak hastalığın nedenine bağlı olarak planlanmaktadır. Örneğin bakteri kaynaklı bir hastalık ile virüs kaynaklı bir hastalığın tedavisi aynı olmamaktadır. Genel olarak kaynak odaklı uygulanan menenjit tedavisi yöntemleri şu şekildedir:
- Akut bakteriyel beyin zarı iltihaplanmalarında, damar içine uygulanan antibiyotiklerle birlikte ihtiyaç duyulması halinde kortikosteroidler de uygulanmaktadır. Bu vakalarda hemen müdahale gereklidir. Aksi halde hastalık ilerledikçe kötü sonuçlar doğurabilir. Bunların yanında başvurduğunuz hekim, menenjitin kesin nedeni belli olana kadar her ihtimale karşı geniş spektrumlu antibiyotik tedavisi önerebilir.
- Virüslere bağlı olarak gelişen beyin zarı iltihaplanmalarında antibiyotik kullanılmamaktadır. Çünkü antibiyotikler, yalnızca bakterileri yok eder, virüslere karşı bir etkileri yoktur. Bununla birlikte hafif şiddetli viral vakalarda yatak istirahati ile bol sıvı alımı sağlanır. Vücut ağrılarını azaltmaya yönelik ağrı kesici tedavileri ve ateşi düşürmek için antipiretik (ateş düşürücü) tedaviler uygulanmaktadır. Aynı zamanda bu süreçte bağışıklığı kuvvetli tutmak adına vitamin ve sıvı takviyeleri de yapılmaktadır.
- Diğer menenjit türlerinde ise doktorunuzun önerisine göre ya antiviral (virüslere karşı etkili) ya da antibiyotik (bakterilere karşı etkili) tedavisi uygulanmaktadır. Bunun yanında spesifik antibiyotiklerin bir kombinasyonuna da tedavide yer verilebilmektedir.
Menenjit Sonrası Davranış Bozuklukları Ve Komplikasyonlar
Beyin zarı iltihaplanması sonucu görülen komplikasyonlar çok şiddetli olabilmektedir. Bu hastalık ne kadar geç teşhis edilirse o kadar fazla risk barındırır. Özellikle menenjit sonrası davranış bozuklukları çok sık görülen komplikasyonlar arasındadır. Hastalığın vücutta bıraktığı hasara göre bu bozuklukların iyileşme süresi de uzayıp kısalabilmektedir. Bununla birlikte görülme ihtimali olan diğer komplikasyonlar şu şekildedir:
- Hafızada yaşanan güçlükler,
- İşitme kaybı,
- Öğrenme güçlüğü,
- Nöbetler,
- Böbrek yetmezliği,
- Şok,
- Ölüm.
Önleme
Gelişen teknoloji ile birlikte tehlikeli ve bulaşıcı hastalıklara karşı aşı yöntemi geliştirilmektedir. Bugün birçok hastalık için aşı imkanı bulunmaktadır. Menenjit hastalığı için de aynı durum söz konusudur. Hastalıktan korunmada en etkili yöntem aşıdır. Menenjit aşısı olan bir kişinin hastalığa yakalanma ihtimali hala söz konusudur. Ancak aşısız birine kıyasla iyileşme süreci çok daha kısa ve kolay olmaktadır. Bununla birlikte aşılama ile hastalık esnasında hayati risk de en aza inmektedir.
Aşılamadan sonra alınabilecek tedbirler şunlardır:
- Hijyen: El hijyeni bulaşıcı hastalıkların önlenmesinde aşıdan sonra en etkili yöntemdir. Temiz suyun bulunduğu her yerde aslında bu hastalıklarla baş etmek bir nebze daha kolay olmaktadır. Bu imkan dahilinde, dikkatli el yıkama ve çocuklara verilecek olan doğru el yıkama eğitimleri ile mikropların yayılmasını önemli ölçüde önleyebilirsiniz. Bununla birlikte yediğimiz yemekleri tüketmeden önce onların da iyice yıkanarak temizlenmesi, özellikle parazit kaynaklı iltihaplanma riskini önemli ölçüde azaltır.
- Sağlıklı Beslenme: Her türlü virüs, bakteri, parazit veya mantarla savaşmak için ihtiyacımız olan en önemli şey, güçlü bir bağışıklık sistemidir. Bunun için de öncelikle dengeli ve sağlıklı bir beslenme tarzını alışkanlık edinmemiz gerekmektedir. Protein, kalsiyum ve mineral yönünden zengin gıdaların tüketimi, bunların yanında karbonhidrat ve yağ dengesinin de sağlanması ile güçlü bir bağışıklığa sahip olabilirsiniz.
- Egzersiz: Yine güçlü bir bağışıklık sistemi için olmazsa olmaz eylemlerden biri, harekettir. Yaşam alışkanlıklarınıza düzenli egzersizleri eklemeniz, daha zinde ve sağlıklı hissetmenizi sağlar. Bu şekilde sadece menenjite karşı değil, diğer tüm enfeksiyonlara karşı güçlü bir savunma geliştirmiş olursunuz.
- Sosyal Mesafe: Özellikle virüslerin neden olduğu hastalıklar insandan insana çok olay bir şekilde bulaşabilmektedir. Bu nedenle özellikle tanımadığınız, genel sağlık durumu ve yaşam alışkanlıkları hakkında bilgi sahibi olmadığınız kişilerle yakın temastan kaçının. Bu şekilde beklenmedik bir bulaşın önüne geçmiş olursunuz. Aynı zamanda açık ve kapalı alanlarda öksürürken veya hapşırırken mutlaka ağzınız temiz bir mendille kapatın. O an yanınızda mendil yoksa ağzınızı ve burnunuzu dirseğinizin iç kısmına kapatarak öksürün veya hapşırın.
Menenjit Aşıları
Bazı menenjit türleri için özel olarak geliştirilmiş aşılar şunlardır:
- Hib Aşısı: Açılımı, Haemophiluus influenzae tip b aşısıdır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), bu aşının bebeklere yaklaşık 2 aylıkken uygulanması gerektiği şeklinde öneride bulunmuştur. Genel itibari ile Hib aşısı tüm dünyada bu periyotta uygulanmak üzere kabul görmüştür.
- PCV13 Aşısı: Pnömokok konjuge aşısı, 2 yaşından küçük çocuklar için DSÖ ve CDC tarafından rutin aşılama programına dahil edilmiştir. Özellikle kronik kalp, akciğer hastalığı ve kanser olan çocuklar da dahil olmak üzere pnömokok riski taşıyan çocuklar için 2 ile 5 yaş arasında ek dozlar önerilmektedir.
- PPSV23 Aşısı: Pnömokok bakterilerinden korunmaya ihtiyacı olan daha büyük çocuklar ve erişkinler için yapılabilen bir aşı türüdür.
- CDC Aşısı: Meningokok konjuge aşısı, 2 yaş ve üzerindeki kişiler için önerilen bir aşıdır. Bu aşı, menenjit hastalığının birçok türü için etkin koruma sağlamaktadır.
Sık Sorulan Sorular
Menenjit aşısı ne zaman yapılır?
Bu aşıların her biri için farklı periyotlar önerilmiştir. Bu aşıların ne zaman yapılacağı konusunda başvurduğunuz çocuk doktorundan detaylı bir bilgi almanız önerilmektedir. Aynı zamanda çocukluk çağı rutin aşıları için aşı takvimini dikkatle takip etmeniz ve aksatmadan uygulamanız çok önemlidir.
Menenjit bulaşıcı mı?
Viral ve bakteriyel menenjitler bulaşıcı özellik taşımaktadır. Bulaşma yolları genel olarak temas ve solunum yoludur. Bununla birlikte bu hastalık her yaştan bireye bulaşabilmektedir. Ancak 5 yaşın altındaki çocuklar ve 16-25 yaş arası genç bireylerde görülme sıklığı daha fazladır.
Menenjit tamamen iyileşir mi?
Bakteri kaynaklı beyin zarı iltihapları, erken müdahale edilmediği taktirde oldukça tehlikeli bir hastalıktır. Özellikle birbiri ile yakın temasta bulunan kişiler arasında çok hızlı bir şekilde yayılabilir. Bununla birlikte viral enfeksiyonlar daha hafif seyretmektedir. Hatta birçoğu tedaviye gerek kalmadan kendi kendine iyileşebilmektedir.