Bariatrik Cerrahi Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Bariatrik cerrahi öncesi karın ölçümü

İçindekiler

Ücretsiz Danışmanlık Alın

Bariatrik cerrahi, obezite cerrahilerinin hepsini kapsayan genel bir tanımı ifade etmektedir. Bu yazımızda bariatrik cerrahinin neleri kapsadığına dair detaylı bir bilgilendirme yaptık. Keyifli okumalar dileriz…

[trgebanner]

Bariatrik Cerrahi Nedir?

Obezite, günümüzde giderek artan ve hayati risk oluşturan ciddi bir hastalıktır. Egzersiz ve diyet ile kilo verilemeyen obezite vakalarında çoğunlukla çeşitli sağlık problemleri meydana gelmektedir. Bu tür durumlarda bariatrik cerrahi, kesin sonuçlar veren etkili bir tedavi yöntemi olarak uygulanmaktadır. Özellikle obeziteye bağlı olarak gelişen Tip 2 diyabet gibi ciddi hastalıklar da bariatrik ameliyat teknikleri ile tedavi edilmektedir. Bu cerrahi müdahalelerin ardından hastaların, sağlıklı yaşam pratiklerini yaşam biçim haline getirmeleri çok önemlidir. Bu şekilde hem tedavinin etkileri kısa sürede görülebilmekte hem de obezite için yenden risk faktörlerinin oluşmasını önlemektedir.

Bariatrik Cerrahi Yöntemleri

BU cerrahi girişimlerin hepsinde ortak amaç, mide hacmini küçültmektir. İşlemler genellikle laparoskopik teknikle gerçekleştirilmektedir. Bu teknik, hastalar için açık ameliyatlardan daha az risk taşımakla birlikte, iyileşme süreci de daha hızlı olmaktadır. Günümüzde uygulanan bariatrik cerrahi yöntemleri aşağıda yer almaktadır:

Tüp Mide Ameliyatı (Sleeve Gastrektomi)

Halk arasında mide küçültme ameliyatı olarak bilinen bu işlemde, mide hacmi küçültülerek hastanın daha az yemek yemesi amaçlanmaktadır. Tüp mide operasyonunda mide, ince ve uzun bir tüp şekline çevrilmektedir. Hatta bu şekil, dışardan bakıldığında muzu andırır. Kapalı, yani laparoskopik yöntemle yapılan bu operasyonda midenin yüzde 80’i kesilerek çıkartılmaktadır. Bu şekilde midenin besinleri alma kapasitesi azaltılmış olur. Bununla birlikte tür mide operasyonlarının düşük ihtimalle de olsa besinlerin emilim işlemini azalttığı bilinmektedir.

Gastrik Bypass Ameliyatı

Gastrik Bypass operasyonlarında ince bağırsağın yapısı değiştirilmektedir. Bununla birlikte mide büyük oranda fonksiyonsuz bırakılır ve hastanın bu şekilde kilo vermesi sağlanmaktadır. Gastrik bypass ameliyatı, hem besin alımını kısıtlayan hem de emilimi azaltan bir etki ile karma özellikte bir işlemdir. Bariatrik cerrahi tekniklerinden özellikle obeziteye bağlı diyabeti olan hastalar, daha çok fayda görmektedir. Gastrik Bypass işlemi ile ince bağırsaklarda besinlerin emilmesi engellenmektedir. Bu nedenle hastalarda bu ameliyattan sonra vitamin ve mineral eksiklikleri görülme olasılığı çok fazladır. Hastaların operasyon sonrası süreçte vitamin ve mineral eksiklikleri yönünden sıkı takibi çok önemlidir.

Mide Balonu Uygulaması

Bu işlem normal endoskopi esnasında hasta uyur vaziyetteyken, mideye silikondan yapılmış bir balonun yerleştirilmesi şeklinde yapılmaktadır. Bununla birlikte kilo vermeyi büyük ölçüde kolaylaştıran bu uygulamanın yen etkileri de oldukça azdır. Mide balonu uygulamasında esas amaç, balonun içerde yer kaplaması sonucu midede tokluk hissinin oluşmasıdır. Bu balona ortalama 500-700 cc hava ya da serum fizyolojik verilerek şişmesi sağlanmaktadır. Bundan sonra balon midede bırakılarak endoskopi işlemi sonlandırılır.

Mideye yerleştirilen balonun içerde kalma süresi genellikle 6 ay ve 1 yıl arasında değişmektedir. Ancak maksimum 1 sene kalabilir. Bununla birlikte bazı balonlar müdahale edilebilir şekilde üretilmiştir. Yani, istendiği zaman şişirilerek istendiği zaman söndürülebilmektedir. Bu operasyondan hasta hasta 40 kiloya kadar kayba uğramaktadır. Operasyonu takiben birkaç gün boyunca bulantı ve kusma şikayetleri olabilmektedir. Ancak bu şikayetler ilaçlarla kontrol altına alınabilir. Balonun vakti geldiğinde çıkarılması işlemi de aynı takılırken olduğu gibi endoskopik yöntemle ve anestezi altında yapılmaktadır.

Obezite Ameliyatı Hakkında Bilgi ve Fiyat Al

Laparoskopik Bariatrik Cerrahi

Obezite hastalığının sıklığı tüm dünyada salgın düzeyine ulaşmış durumdadır. Aşırı şişmanlık da artık kronik bir hastalık olarak değerlendirilmekte ve tedavisi çok güç olmaktadır. Tedavisi yapılmadığı durumlarda da obezite, farklı sağlık sorunlarını beraberinde getirmektedir. Bununla birlikte obez hastalar için bariatrik cerrahi riskli bir yöntemdir. Tabi, alanında uzman bir hekim tarafından kontrollü olarak yapılan işlemlerde her zaman için risk faktörleri azalmaktadır. Ancak yine de bu ameliyatın riskli bir operasyon olduğu gerçeğini değiştirmez. Bu nedenle bariatrik cerrahi operasyonları, mutlaka tam donanımlı ameliyathanelere, yoğun bakımlara ve alanında uzman hekimlere sahip olan hastanelerde yapılmalıdır.

Uzman bariatrik cerrahi doktorları tarafından son teknoloji cihazlarla uygulanan işlemler her zaman daha az risk barındırmaktadır. Bunun yanında laparoskopik cerrahi teknikleri de açık tekniklere göre daha az risklidir ve hastanın iyileşme sürecini hızlandırır. Obezite ameliyatında genellikle bariatrik cerrahı tarafından laparoskopik teknikler kullanılarak yapılmaktadır. Bu tekniğin hastaya sağladığı avantajlar ise genel hatlar ile şöyledir:

  • Ameliyattan sonra daha az komplikasyon görülmesi,
  • Hastanın erken yürümeye başlaması,
  • Kanama riskinin azalması,
  • İyileşme sürecinin daha çabuk olması,
  • Enfeksiyon riskinin azalması,
  • Yara izi kalmaması,
  • Akciğer sorunlarının azalması.

Bariatrik Cerrahi Nasıl Yapılır?

Obezite cerrahisi, besinlerin alımını kısıtlamak ve gıdaların vücutta emilimini azaltmak amacıyla uygulanan işlemlerdir. Bu iki etki ayrı ayrı sağlanabileceği gibi aynı anda da gerçekleştirilebilmektedir. Daha anlaşılır bir biçimde açıklayacak olursak bariatrik cerrahi, sindirim sisteminde bir takım değişiklikler yapılarak hastanın kilo vermesini sağlamaktadır.

Bu operasyonlar daha az yeme ve erken doyma hissinin sağlarken bazı bariatrik işlemler de besinlerin emilimini azaltarak kilo vermeye yardımcı olmaktadır. Bariatrik operasyonların bazıları endoskopik yöntemlerle uygulanmakta bazıları ise laparoskopik ya da açık ameliyatla yapılmaktadır. Genel olarak uygulanan bariatrik yöntemler üç şekildedir. Bunlar; gastrik bypass, mide balon uygulaması ve tüp mide ameliyatıdır. Bu operasyonların detayları yukarıda verilmiştir.

Bariatrik Cerrahi Öncesi Beslenme

Bu işlemlerin öncesinde genel olarak yağlı, şekerli ve yoğun karbonhidrat içeren besinlerin tüketilmemesi gerekmektedir. Günde alınması gereken su miktarı ise en az 1,5-2 litre olmalıdır. İşlemden sonra daha rahat bir süreç geçirmek isteyen hastalar için uygulanabilecek diğer bir yöntem ise, ameliyat öncesinde yemek yerken porsiyonların küçültülmesidir. Bu şekilde midenizi önceden az ve sık sık yemeye alıştırmış olursunuz.

Ameliyattan iki gün önce beslenme şekli tanesiz ve sıvı olacak şekilde düzenlenir. Bununla birlikte sıvı ağırlıklı bir beslenme planı uygulanmaktadır. Operasyon gününden önceki gece ise saat 24:00 itibari ile bir şey yiyip içilmemelidir. Bunun nedeni operasyon için en az 8-10 saatlik bir açlığa ihtiyaç olmasıdır. Aynı şekilde sigara tüketimi bir gün önceden, alkol alımı ise en az on gün önceden bırakılmalıdır. Bununla birlikte ameliyat öncesinde nasıl beslenmeniz ve nelere dikkat etmeniz konusunda doktorunuz tarafından ayrıntılı bir şekilde bilgilendirilmiş olacaksınız. O yüzden işlem öncesi ne yapmanız gerektiği konusunda endişe veya herhangi bir eksiklik hissetmezsiniz.

Bariatrik Cerrahi Sonrası Beslenme

Bariatrik cerrahi öncesinde uygun beslenme tarzını doktorun önerdiği biçimde eksiksiz uygulayan hastalar için genellikle ameliyattan sonraki süreçler daha rahat geçmektedir. Bununla birlikte ameliyatın zor olduğu ve sonraki süreçlerin de zor geçeceği yadsınamaz bir gerçektir. Ancak burada hastaların sabrı, mücadelesi ve uzman bir hekimin kontrolünde gerçekleşen tedavi planı çok önemlidir. Bunların hepsi bir bütündür.

Operasyon sonrası ilk dönemde tıpkı operasyondan iki gün önce yapıldığı gibi sıvı ile beslenilmektedir. Bu sürecin ardından yumuşak püre kıvamında gıdalara geçilir. Sırasıyla yumuşak-katı ve sonunda katı gıdaya geçmek eklinde beslenme düzeni planlanmaktadır. Tam teşekküllü hastanelerde hastaların beslenme planı bariatrik cerrahi diyetisyeni tarafından oluşturulmaktadır. Operasyon sonrasında diyetisyen hastanın yanına gelerek birebir bir görüşme gerçekleştirir. Sonraki günlerde uygulanacak bariatrik diyet ile alakalı ayrıntılı bilgi verir.

Bariatrik diyet programları, üç ayrı süreçte uygulanmaktadır. Bunlar ilk on günlük sıvı dönemi, sonraki on günlük püre dönemi ve yirminci günden sonraki katı gıdaya geçiş ve katı gıda dönemidir. Bununla birlikte süreçlerin uzayıp kısalması gibi bir durum da söz konusudur. Ancak bu, hastanın genel sağlığına ve ameliyat sonrası beslenme şekline alışma durumuna göre değişmektedir. Bununla birlikte ilk yirmi gün kesinlikle katı gıda tüketilmemesi gerekmektedir. Aynı zamanda bu süreçte yapma ihtimaliniz olan yeni aktivite veya diğer tüm pratiklerle ilgili karar almadan önce mutlaka hekiminize danışmanız tavsiye edilir.

Bariatrik Cerrahi Komplikasyonları

Bu ameliyat yukarıda da belirttiğimiz gibi oldukça risklidir. Doğal olarak işlem sonrası bazı komplikasyonlar geliştirme ihtimali bulunmaktadır. Bariatrik cerrahide komplikasyonlar erken ve geç dönem olmak üzere iki şekilde görülebilmektedir. Operasyon sonrasında görülme olasılığı bulunan sorunlar şunlardır:

Erken Dönem Komplikasyonları

Operasyondan sonra bir ay içinde oluşabilecek komplikasyonları kapsamaktadır. Bariatrik cerrahi erken dönem komplikasyonları şunlardır:

  • Kanama,
  • Atelektazi (akciğerlerin şişememesi),
  • Venöz tromboembolizm ( akciğerde pıhtı ve derin ven trombozu oluşması),
  • Rabdomiyoliz (iskelet kas dokusunda bozulma),
  • Anastamoz kaçağı.

Geç Dönem Komplikasyonları

Bariatrik cerrahiden otuz gün sonra ortaya çıkan sağlık sorunlarını kapsamaktadır. Genel olarak görülen geç dönem komplikasyonları şunlardır:

  • Dumping sendromu,
  • Marjinal ülserler,
  • Beslenme ve vitamin yetersizlikleri,
  • Saç dökülmesi.

Bariatrik cerrahi sonrası saç dökülmesi, en sık yaşanan geç dönem komplikasyonları arasındadır. Genellikle beslenme ve vitamin yetersizliklerine bağlı olarak gerçekleşmektedir. Bununla birlikte dumping sendromu da ortaya çıkabilen geç dönem komplikasyonlarındandır. Midenin çok çabuk boşalması ile karakterize bir sendromdur. belirtileri arasında yemek sonrası bulantı, kusma ve ishal görülmektedir. Genellikle beslenme tarzında yapılan değişiklikler ile tedavi edilmektedir.

 

Sıkça Sorulan Sorular

Bariatrik cerrahi hangi hastalara yapılır?

Bu işlem genellikle obeziteye bağlı sağlık problemleri oluşan hastalara uygulanmaktadır. Obezite nedeniyle uyku apnesi, tip 2 diyabet, yüksek tansiyon, karaciğer yağlanması ve kalp hastalıkları gelişen hastalar bariatrik cerrahi için uygun hastalardır.

Bariatrik diyetisyen ne demek?

Bariatrik diyetisyen, bariatrik beslenme alanında uzmanlaşmış diyetisyenler için kullanılan bir tabirdir. Ameliyat öncesi ve sonrası beslenme terapilerini gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte diyetisyen ilk bir yıllık beslenme periyodunu da hasta ile paylaşarak, düzenli takip önermektedir.

Operasyondan diyet yapmak zorunlu mudur?

Bu işlemden önce mutlaka bir diyet program uygulanmaktadır. Operasyondan iki veya üç hafta önce diyetisyen kontrolünde yumuşak ve sıvı gıdalar alınır. Bu şekilde işlem öncesi karın yağları yumuşatılarak, mide az az ve sık sık yemek yemeye alıştırılmaya çalışılır.

Paylaş:

⚠️ Yasal Uyarı

“Bu internet sitesinin içerikleri, siteye giriş yapan hastaların ve ziyaretçilerin güncel bilgilere ulaşabilmesi adına hazırlanmıştır. Sitedeki bilgilerin, sağlık alanında tanı, tedavi ya da ilaç reçetesi gibi bir özelliği bulunmamaktadır. İnternet sitemiz, sağlıkla ilgili bütün konuların ancak, doktor muayenesi ile teşhis ve tedavi edilebileceğini savunmaktadır. Sitede yer alan bütün bilgiler doktor muayenesine teşvik amacıyla hazırlanmaktadır. Doğru bilgiyi her zaman doktorlardan alabilirsiniz. Sitede yer alan bilgilerin yanlış anlaşılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek mağduriyetlerden internet sitemiz sorumlu değildir. Site içerisindeki bilgilerin kopyalanarak, başka internet sitelerinde kullanılması kesinlikle yasaktır. İnternet sitemizdeki bilgiler, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerince, internet sitesinin sahibinin iznine bağlı olarak kullanılabilmektedir. Siteye giriş yapan tüm ziyaretçiler, yukarıda yer alan yasal uyarıyı bütünüyle ve şartsız olarak kabul etmiş sayılır.

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İçindekiler

Avicenna MAG

İlgili İçerikler

Sosyal Anksiyete(Sosyal Fobi) Nedir?

Sosyal Anksiyete(Sosyal Fobi) Nedir?

Sosyal anksiyete diğer adıyla sosyal fobi, kişinin başka insanlarla iletişime geçtiğinde hissettiği korku ve endişedir. Sosyal anksiyete bozukluğu olan kişiler, biriyle tanışmaktan, flört etmekten, hatta

Niktofobi (Karanlık Korkusu) Nedir?

Niktofobi (Karanlık Korkusu) Nedir?

Niktofobi halk arasındaki adıyla karanlık korkusu, dünya genelinde yaygın olan fobilerden biridir. Niktofobi, kişinin karanlıktan aşırı bir şekilde korkmasına neden olan bir fobi türüdür. Karanlık

Klostrofobi (Kapalı Alan Korkusu) Nedir?

Klostrofobi (Kapalı Alan Korkusu) Nedir?

Klostrofobi halk arasındaki adıyla kapalı alan korkusu, kişilerin kapalı alanlara karşı olan korku ve kaygısıdır. Kapalı alan korkusu olan kişiler, asansör, tünel, metro gibi kapalı

Hipertimezi (Unutamama Hastalığı) Nedir?

Hipertimezi (Unutamama Hastalığı) Nedir?

Hipertimezi, yani unutamama hastalığı kişinin geçmiş olayları ve detayları son derece detaylı ve net bir şekilde hatırlamasıdır. Bu hastalığa sahip olan kişiler, yaşadıkları olayları inanılmaz

🇹🇷 المستشفى الأكثر ترجيحاً في تركيا لمتحدثي اللغة العربية في عام ٢٠٢٣