Tatlı Krizi Neden Olur? Nasıl Önlenir? 

Tatlı Krizi Neden Olur? Nasıl Önlenir? - tatlı krizine girmiş kadın

İçindekiler

Ücretsiz Danışmanlık Alın

Bazı insanların canı aç veya tok fark etmeksizin sürekli tatlı çeker. Sürekli tatlı yeme isteği vücudunuzda bir şeylerin yanlış olduğunu göstermektedir. Tatlı krizleri, sürekli tatlı yeme isteği bazı hastalıklar veya ilaç yan etkileri ile olabilmektedir. Bu durum özellikle sağlık açısından riskli bir boyuta gelmeden tedavi edilmelidir.

Avicenna Hastanesi olarak kaleme aldığımız bu yazıda “Tatlı Krizi Neden Olur? Nasıl Önlenir?” hakkında merak ettiğiniz tüm detaylara ulaşabilirsiniz.

Tatlı Krizi

Tatlı krizleri, aç ya da tokluk hissine bağlı olmaksızın sürekli olarak duyulan bir istek olarak tanımlanmaktadır. Bu krizleri sıklıkla yaşayan bireylerde önemli sağlık sorunları olabilir hatta meydana gelebilir. Genellikle tatlı krizini sıklıkla yaşayan kişilerin beyninin şekere verdiği yanıt şeker tüketmeyen bir insanınkinden farklıdır.

Sıklıkla tatlı krizi yaşayan kişiler şunları yaşamaktadır;

  • Tatlı yendiğinde anlık artan fakat sonradan düşen ruh hali

  • Sürekli olarak yorgunluk

  • Mutsuzluk

  • Tatlı yenilmediğinde performansın düşmesi

  • Odaklanma, konsantrasyon problemleri

  • Cildin yaşlanması

  • Yüzün yorgun görünmesi

  • Daha çabuk yorulma

  • Tatlı yemediğinde halsiz hissetme

Tatlı Krizi Neden Olur?

  • Bu krizlere bazen prednizon, antidepresan, antiinflamatuar veya antibiyotik gibi ilaçlar sebep olabilir. Çünkü bu ilaçlar kan şekeri dengesini bozar ve kişi kendini sürekli olarak tatlı yeme isteği içerisinde bulur.

  • Çok fazla stres altında olmak veya iyi bir uyku düzenine sahip olmamak da iştahın artmasına ve tatlı krizlerine sebep olabilir. Stres hormonu yani kortizol yükseldiğinde kan şekeri düşmektedir. Bu da tatlı yeme isteğini meydana getirir.

  • Günlük tüketilen karbonhidrat miktarı 20-50 gram arasında tutulmadığı zamanlarda da tatlı krizleri ile karşılaşılabilir. Diğer taraftan 20-50 gr arasında tüketilmesi gereken karbonhidratlarda, düz şeker, dekstroz veya çoklu dekstran gibi glisemik indeksi çok yüksek olanlar tercih edilmemelidir. Bu karbonhidratlar şeker içermeyen karbonhidratlar olmalıdır. Çünkü günlük karbonhidrat tüketimi 20-50 gram arası olsa dahi, bu karbonhidratların glisemik indeksi yüksekse insülin yükselmeye devam eder. Bu sebeple günlük karbonhidrat tüketimi 20-50 gr’ ı geçmemelidir. Ayrıca bu karbonhidratlar şeker içermemelidir.

  • Çok sık yemek yemek, öğün aralarında sürekli atıştırmak da tatlı yeme isteğini arttırmaktadır.

  • Son olarak, insülin direncinin yüksek olması da tatlı krizlerine neden olmaktadır.

Tatlı Krizi Nasıl Önlenir?

  • Sürekli olarak tatlı yeme isteği, tatlı krizleri ile karşı karşıya kalan kişiler bu durumu ortadan kaldırmak için şunları yapabilir.

  • Yeterince sebze tüketin!

  • Sebzeler potasyum ve magnezyum içerirler. Ayrıca bağırsaklardaki mikroplar sebzelerden elde edilen lifle beslenirler. Sonrasında bütirat salgılarlar. Bütirat ise kan şekerlerini dengelemede ve hücrelere enerji vermede yardımcı olmaktadır. Ayrıca bu sayede kişi daha az acıkır ve tatlı yeme isteği azalır. Diğer taraftan sadece potasyum ve magnezyum tüketimi bile tek başına şekere karşı iştahı azaltan bir yöntemdir.

Paylaş:

⚠️ Yasal Uyarı

“Bu internet sitesinin içerikleri, siteye giriş yapan hastaların ve ziyaretçilerin güncel bilgilere ulaşabilmesi adına hazırlanmıştır. Sitedeki bilgilerin, sağlık alanında tanı, tedavi ya da ilaç reçetesi gibi bir özelliği bulunmamaktadır. İnternet sitemiz, sağlıkla ilgili bütün konuların ancak, doktor muayenesi ile teşhis ve tedavi edilebileceğini savunmaktadır. Sitede yer alan bütün bilgiler doktor muayenesine teşvik amacıyla hazırlanmaktadır. Doğru bilgiyi her zaman doktorlardan alabilirsiniz. Sitede yer alan bilgilerin yanlış anlaşılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek mağduriyetlerden internet sitemiz sorumlu değildir. Site içerisindeki bilgilerin kopyalanarak, başka internet sitelerinde kullanılması kesinlikle yasaktır. İnternet sitemizdeki bilgiler, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerince, internet sitesinin sahibinin iznine bağlı olarak kullanılabilmektedir. Siteye giriş yapan tüm ziyaretçiler, yukarıda yer alan yasal uyarıyı bütünüyle ve şartsız olarak kabul etmiş sayılır.

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İçindekiler

Avicenna MAG

İlgili İçerikler

Klostrofobi (Kapalı Alan Korkusu) Nedir?

Klostrofobi (Kapalı Alan Korkusu) Nedir?

Klostrofobi halk arasındaki adıyla kapalı alan korkusu, kişilerin kapalı alanlara karşı olan korku ve kaygısıdır. Kapalı alan korkusu olan kişiler, asansör, tünel, metro gibi kapalı

Hipertimezi (Unutamama Hastalığı) Nedir?

Hipertimezi (Unutamama Hastalığı) Nedir?

Hipertimezi, yani unutamama hastalığı kişinin geçmiş olayları ve detayları son derece detaylı ve net bir şekilde hatırlamasıdır. Bu hastalığa sahip olan kişiler, yaşadıkları olayları inanılmaz

Sezaryen Doğum Nedir? Hangi Durumlarda Uygulanır?

Normal doğumun uygun olmadığı ve riskli olduğu durumlarda doğumun cerrahi bir operasyonla gerçekleştirilmesine sezaryen doğum denilmektedir. Sezaryen ameliyatının tercih edilmesinin birden fazla nedeni bulunmaktadır. Ancak

İkiz Gebelik Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

İkiz Gebelik Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

İkiz gebelik veya çoğul gebelik, anne karnındaki bebeğin iki veya ikiden fazla olmasıdır. Çoğul gebelik İki farklı şekilde gerçekleşmektedir. Çoğul gebeliğin oluşma nedenlerinden biri döllenmiş

🇹🇷 المستشفى الأكثر ترجيحاً في تركيا لمتحدثي اللغة العربية في عام ٢٠٢٣