Alerji ve immünoloji bölümü, vücudun farklı nedenlerle yabancı maddelere karşı aşırı reaksiyon vermesi sonucu ortaya çıkan tüm hastalıkları kapsamaktadır. Avicenna International Hospital olarak, çocuk ve erişkin hastalara yönelik alt ve üst yolunum yolu ile tüm ilaç ve besin alerjilerinin teşhis ve tedavi hizmetlerini vermekteyiz. Alerji ve immünoloji bölümü uygulamalarını aşağıdan inceleyebilirsiniz.
Alerji ve İmmünoloji Bölümü Uygulamaları
Uluslararası alanda kabul görmüş olan ileri tıbbi uygulamaları en hızlı biçimde hastalarımızla buluşturduğumuz bölümümüzde, kapsamlı tanı ve tedavi yöntemleri ile aynı zamanda hastalarımızın tercihlerine saygı duyarak faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz.
Alerji ve İmmünoloji Bölümü, tam donanımlı fiziki şartları ve alanında deneyimli uzman kadrosu ile ön plana çıkmaktadır. Bu bölümde her hastalığa uygun olarak farklı immünoterapi uygulamaları yapılmaktadır. Bununla birlikte bağışıklık sisteminin ilaçlara karşı verdiği tepki ölçülmekte ve özellikle kanser hastaları için biyolojik tedaviler uygulanmaktadır. Deri prick-intradermal testler ve bunların yanında ihtiyaca göre lokal ve genel anestezi öncesinde bazı deri testleri de yapılmaktadır.
Alerji ve İmmünoloji Alt Servisleri
Alerji ve immünoloji bölümümüzde genel olarak bu alanda deneyimli uzman alerji ve immünoloji doktorları bulunmaktadır. Bununla birlikte immünoloji ve alerji hastalıklarının tümü buradaki uzman hekimlerin ilgi alanına girmektedir. Ancak alerji bölümü, disiplinlerarası bir çalışmayı gerektirdiğinden, farklı alanlardan konsültasyon istenebilmektedir. Bu alanlar genel itibariyle; dahiliye, göğüs hastalıkları, pediatri (çocuk hastalıkları) ve laboratuvar bölümüdür.
Hastanemizin alerji hastalıkları bölümüne başvuran hastaların genel şikayetlerine göre, iç hastalıkları veya göğüs hastalıkları birimlerinden teşhis ve tedavi için öneri alınabilmektedir. Örneğin alt veya üst solunum yolu alerjisi şikayeti ile gelen bir hasta için alerji doktoru, alanında deneyimli bir göğüs hastalıkları uzmanından öneri alarak tedaviyi planlamak isteyebilir. Bu sebeple yukarda da belirttiğimiz gibi alerji immünoloji alanı disiplinlerarası bir çalışmayı gerektirmektedir. Bununla birlikte hastanemizde bu alanda tam teşekküllü hizmet verebilmek için gerekli olan tüm imkanlar mevcuttur.
Alerji ve İmmünoloji Hastalıkları
Alerjik hastalıklar, reaksiyonun hangi organı etkilediği ile bağlantılı olarak ortaya çıkmaktadır. Örneğin, solunum sisteminde ortaya çıkan bir alerjik tepkime burunda gerçekleşirse bu ‘alerjik rinit‘ olarak adlandırılmaktadır. Akciğerlerde meydana gelmesi halinde ise astım olarak ortaya çıkar. Bununla birlikte mevcut alerjenler yalnızca solunum yolları ile vücuda taşınmazlar. Besinlerle veya deriye direkt temas sonucu da ortaya çıkabilmektedir. Bununla birlikte gıda alerjileri son yılların en sık rastlanan alerji tepkimelerin başında gelmektedir.
Genel olarak görülen immünoloji ve alerji hastalıkları aşağıda yer almaktadır:
Astım
Astım, solunum yollarında meydana gelen kronik bir rahatsızlıktır. Soluduğumuz hava, akciğerlerimize bu hava yollarını kullanarak ulaşmaktadır. Bazen akciğerlerdeki hava yollarında daralma meydana gelir veya iltihap oluşur. Bu durumlarda solunum yollarında aşırı duyarlılık oluşur ve hücre birikimi ya da solunum yolu kaslarında kasılmalar ortaya çıkar. Tüm bu etkenler solunum yollarının daralmasına neden olarak nefes alıp vermeyi zorlaştırır. Ortaya çıkan bu hastalık, astım olarak adlandırılmaktadır. Hastalarda görülen genel şikayetler ise; hırıltılı solunum, nefes darlığı ve öksürüktür.
Besin Alerjileri
Bu alerji türü, günlük olarak tüketilen gıdalara bağlı olarak ortaya çıkan reaksiyonları kapsamaktadır. İstenmeyen tepkimelerin çoğu, besinlerin toksik etkileri sebebiyle gelişmektedir. Şikayetler ise genel olarak bulantı, kusma, ishal ve karın ağrısı şeklindedir. Burada bağışıklık sisteminin zayıf olması da gıda alerjilerini tetikleyen bir unsurdur. Bununla birlikte gıda alerjileri daha çok çocukluk çağında görülen alerjilerdir. Örneğin süt ve çikolata alerjileri gibi. Ancak anne sütünü yeterli ölçüde alan çocuklarda bağışıklık sistemi çok kuvvetli olduğu için bu tür alerjik hastalıkların görülme olasılığı da az olmaktadır.
Alerjik Nezle
Burun mukozasına, alerjiye neden olabilecek bir yabancı maddenin teması sonucu ortaya çıkan rahatsızlıktır. Temel nedeni, bağışıklık sisteminin dışarda bulunan parçacıklara karşı aşırı duyarlı olmasıdır. Genel olarak burun ve gözlerde kaşıntı, hapşırma, boğaz ağrısı ve burun akıntısı şikayetleri görülmektedir. Alerjik rinit olarak da bilinen bu rahatsızlık, mevsim geçişlerinde daha sık görülmektedir.
Ürtiker
Halk arasında kurdeşen olarak bilinen bu durum hastalık değil, belirtidir. Genellikle deriden kabarık, basmakla solan, kaşıntılı ve kızarık döküntü şeklinde görülmektedir. Strese bağlı olarak da gelişebilen bu döküntülerin sebebi farklı alerjen maddelere temas da olabilmektedir. Hafif ürtikerler 1 gün sürerken daha ileri vakalar 6 haftayı bulabilmektedir. Kronik ürtikerlerin çoğunluğu dış etkenlere (güneş ışığı, su veya diğer toksik maddeler) maruziyet sonucunda ortaya çıkmaktadır.
Göz Alerjileri
Vücudun duyarlı olduğu alerjen maddeler gözlere temas ettiğinde görülür. Bununla birlikte çoğunlukla mevsimsel olarak gelişmektedirler. Polenler, bilinen en etkili göz alerjenlerinden biridir. Bu ve buna benzer alerjenlerin havadaki yoğunluk miktarı ise gelişen rahatsızlığın şiddetini belirleyen etkenlerin başında gelmektedir.
Anafilaksi
Anafilaktik şok olarak da bilinen bu durum ani olarak gelişir ve hemen müdahale edilmediği takdirde ölümle sonuçlanabilir. Genellikle immün sistemin aracılığıyla mast hücrelerinden salgılanan histaminlere bağlı olarak meydana gelmektedir. Özellikle ilaçlar, böcek ısırmaları veya gıda alerjileri anafilaksiye yol açabilen riskli durumlardır.
Böcek Alerjileri
Böcek ısırmaları günlük yaşamda sık görülen bir durum olsa da yılan ve arı sokmaları hayati risk taşıyan reaksiyonlar geliştirmektedir. Bunlar geniş lokal ve sistemik reaksiyonlar olabilir. Geniş lokal tepkimeler hafif şiddette başlamaktadır. Genellikle etkileri 1 gün sürer. Ancak sistemik tepkimeler, anafilaksi olarak gelişmektedir. Bu reaksiyon, hayati risk barındırdığından hemen müdahale edilmesi gerekir.
Çocuk Alerji ve İmmünoloji Hastalıkları
Günümüz koşullarında alerjiye bağlı hastalıkların görülme sıklığı oldukça artmıştır. Bu artışın çeşitli birçok sebebi bulunmaktadır. Özellikle çocuklarda bağışıklık sisteminin aşırı duyarlılığı sonucu bazı maddelere karşı alerji geliştirme olasılığı daha fazla olmaktadır. Bilinen başlıca alerjenler ise şunlardır:
- Ev tozu akarları,
- Polenler,
- Küf mantarları,
- Hayvan tüyleri veya epitelleri,
- Bazı besinler,
- Böcek zehirleri.
Alerjik hastalıklar genel olarak sindirim sistemini ve solunum sistemini etkilemektedir. Bunlarla birlikte deri ve göz alerjilerinin de görülme sıklığı fazladır. Bununla birlikte alerjik yakınmaları olan çocuklarda erken ve doğru teşhisin önemi büyüktür. Bu sebeple çocuğunuzda bir maddeye karşı alerji geliştiğini fark ettiğiniz durumda muhakkak alanında deneyimli olan bir uzmana başvurmanız gerekir. Aksi halde müdahale edilmeyen alerjik reaksiyonlar vücutta uzun vadede farklı hastalıkların görülmesine neden olabilir.
Çocuklarda sık olarak görülen alerjik hastalıklar şunlardır:
- Alerjik astım,
- Alerjik nezle,
- Egzama,
- Ürtiker,
- Göz alerjileri,
- Besin alerjileri,
- İmmün yetmezlikler.
Yetişkinlerde Alerji ve İmmünoloji Hastalıkları
Erişkin alerjileri genel olarak sindirim sistemi ve solunum sistemini etkileyen alerjilerdir. Genel olarak bakıldığında erişkinlerde rastlanan alerji hastalıklar çocuklarda görülenlerden çok farklı değildir. Yalnız, erişkinler şikayetlerini daha kolay dile getirebildikleri için fazla test yapılmadan teşhis ve tedavi süreçleri daha hızlı ve doğru bir şekilde ilerlemektedir. Bunlarla birlikte genel olarak erişkinlerde görülen alerjiler; astım, nezle, alerjik rinit, güneş alerjileri, kronik ürtiker, egzama ve gıda alerjilerini kapsamaktadır. Bazı korunma yöntemleri ve ilaç tedavileri ile bu alerjilerin etkileri azaltılabilmektedir.
Alerji ve İmmünoloji İçin Hangi Testler Yapılır?
Bu bölümde erişkin ve çocuklara yönelik farklı tahliller uygulanmaktadır. Genel olarak yapılan tahliller şu şekildedir:
- Deri Prick Testleri: Bu test, ön kolun iç kısmına bir miktar alerjen madde damlatılarak yapılmaktadır. Steril olan, metalden yapılmış sivri uçlu bir tıbbi malzeme (lanset) ile deriye ufak bir çizik atılır. Her bir çiziğin üzerine farklı alerjen madde damlatılmaktadır. Bu şekilde o maddenin vücutta yarattığı tepkimeler gözlemlenmektedir.
- İlaç Yükleme Testleri: İlaçlara bağlı olarak geliştiği düşünülen alerjik reaksiyonları tanılamak için uygulanan testtir. Ancak bu test, çok risklidir. Bu sebeple alanında deneyimli uzman bir alerji ve immünoloji hekimi tarafından yapılması gerekir.
- Gıda Testleri: Bu test, genel olarak besin alerjilerinin teşhisi için yapılmaktadır. Alerji yaptığı düşünülen besinler ilk olarak tüketilmemek üzere hasta uyarılır. Bundan sonra yaklaşık 21 gün bu besinin olmadığı bir diyet programı uygulandıktan sonra alerjen gıda bir uzman refakatinde hastaya verilir. Alerjen gıdayı alma şekli azar azar ve aralıklı olmalıdır. Hastanın gıdayı vücuduna her alışında ortaya çıkan reaksiyon değerlendirilerek bir sonuca ulaşılır.
- Radyolojik Testler: Özellikle astım hastalığını teşhis etmek amacıyla bu testler uygulanmaktadır. PA Akciğer grafisi, bilgisayarlı tomografi (BT) veya MRI (Manyetik Rezonans) çekimleri ile hastalığa kesin tanı konulur. Hangi testin tanı için uygun olacağına ise, başvurduğunuz uzman hekim karar vermektedir.
- Solunum Testleri: Bu test, solunum yollarının aktivitesini belirlemek amacıyla yapılmaktadır. Spirometri olarak adlandırılan bir cihaz aracılığı ile uygulanan testte hastanın kilosu, yaşı ve cinsiyeti baz alınarak solunum kapasitesi saptanır.
- Kan Testi: Kanda bakılan IgE değeri, vücudun alerjen maddelere karşı tepkisini gösteren bir testtir. Eğer deri prick testi herhangi bir nedenle yapılamamışsa kan tahlili bakılması önerilmektedir. Bu sebeple özellikle bebeklerde ve çocuklarda bu tahlil sıklıkla alınmaktadır. Ancak yine de deri prick testi, daha kesin sonuçlar verdiğinden kan testine oranla sıklıkla tercih edilmektedir.
Alerji ve İmmünoloji Hastalıklarının Tedavisi
Bu hastalıklarda genel olarak immünoterapi adı verilen bir tedavi şekli uygulanmaktadır. Alerjiye sebep olan yabancı madde, belirli aralıklarda ve miktarda hastaya verilir ve bunun sonucunda vücudun gösterdiği reaksiyonlar gözlemlenir. Bu şekilde bağışıklık sisteminin o maddeye karşı tolerans geliştirmesi amaçlanmaktadır. İmmünotolerans şeklinde adlandırılan bu tedavide, alerjen maddenin vücutta yarattığı etkiler azaltılarak yok edilmesi hedeflenmektedir.
Sık Sorulan Sorular
Alerji ve immünoloji bölümü hangi hastalıklar ile ilgilenir?
Bu bölüm genel itibari ile vücudun bir alerjen maddeye maruziyeti sonucunda ortaya çıkan hastalıkları kapsar. Bunlar; astım, alerjik nezle, ürtiker, gıda alerjileri, göz alerjileri veya anafilaksi şeklinde gelişmektedir. Alerjen maddenin etkilediği organa göre alerjik hastalıklar meydana gelmektedir.
Anafilaksinin belirtileri nelerdir?
Alerjen maddenin vücuda alınmasından itibaren kısa bir süre sonra deride kızarıklık kabarma veya kaşıntı başlar. Bunların dışında öksürme, hapşırma veya nefes almada güçlük çekme ile birlikte kan basıncının düşmesi gibi belirtiler görülmektedir. Ağır vakalarda hastanın şoka girme ihtimali de bulunmaktadır. Bu sebeple anafilaksi geliştiği anda acilen bir sağlık merkezine başvurmanız gerekir.
Hangi besinler alerjiye yol açar?
Her besin kişilerde alerjiye neden olabilmektedir. Hangi besinin kimde nasıl reaksiyon göstereceği ise kişiye göre değişir. Burada bağışıklık sisteminin duyarlılığı ve güçlü olup olmadığı büyük önem taşımaktadır. Bağışıklığı zayıf olan kişilerin gıda alerjileri geliştirme olasılığı her zaman daha yüksektir.
Avicenna Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Doktorlarımız
Göğüs Hastalıkları bölümü doktor listesi aşağıda yer almaktadır:
Leave a Reply