Tiroid Kanseri Neden Olur ve Nasıl Tedavi Edilir?

Tiroid Muayenesi

İçindekiler

Ücretsiz Danışmanlık Alın

Tiroid kanseri, uygun teşhis ve tedavi uygulandığında, iyileşme oranı çok yüksek olan bir hastalıktır. Bu kanser türü endokrin sistemin bir parçası olan tiroid bezinde gelişmektedir.

[trgebanner]

Tiroid Kanseri Nedir?

Boyun bölgesinin tabanında hormon üreten küçük bir bez olan tiroid bezini etkileyen kanser türüdür. Tiroid bezi, kalp atış hızını, kan basıncını, vücut ısısını ve kiloyu düzenleyen hormonlar üretmektedir. Bu kanser türü başlangıçta herhangi bir belirti göstermeyebilir. Ancak ilerledikçe boyunda ağrı ve şişlik şeklinde kendini göstermektedir.

Tiroid Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Tiroid nodülü kanseri belirtileri tipik olarak hastalığın erken döneminde kendini göstermez. Ancak kanser ilerledikçe aşağıdakilere semptomlar ortaya çıkabilmektedir:

  • Boyun bölgesinde hissedilen büyük yumru,
  • Ses kısıklığı ve ses tonunda değişiklik,
  • Yutma zorluğu,
  • Boğaz ağrısı,
  • Boyun bölgesinde şişmiş lenf düğümleri.

Birçok kişide tiroid nodülleri olmasına rağmen, bu nodüllerin büyük bir kısmı iyi huyludur. Genellikle gençlerde tiroid nodülü yoktur. Bununla birlikte, çocuklar ve ergenlerde bulunan nodüller de çoğunlukla iyi huyludur. İnsanlar yaş aldıkça, tiroid nodülleri geliştirme ihtimalleri daha yüksektir.

Tanı Yöntemleri

Bu hastalığın tanısı için öncelikle doktor tarafından yapılan bir fiziksel muayene gerekmektedir. Özellikle boyun bölgesinin elle muayene edildikten sonra ses tonunda olan farklılıklar sorgulanmakta ve ardından diğer tetkikler yapılmaktadır. Tiroid nodülü kanserinin teşhisi için yapılan tetkikler genel olarak aşağıdaki gibidir:

  • Kan Testi: Kan tahlili, tiroid fonksiyon testi adı verilen kanda tiroid hormonlarının düzeylerini kontrol etmek için yapılmaktadır. Bu değerlerde görülen anormal seviyeler, kanser varlığının habercisi olabilmektedir. Test sonucunda tiroid hormon seviyeleri normal görünüyorsa, ultrason taraması gibi daha ileri testlere ihtiyaç duyulabilmektedir.
  • Ultrason: Ultrason taraması ile boyun bölgesinde bir yumru olup olmadığı tespit edilebilmektedir. Bu işlemin ardından potansiyel olarak kanserli bir tümör bulunursa, teşhisi doğrulamak için bir biyopsi yapılmasına ihtiyaç duyulabilmektedir.
  • Biyopsi: Boyun bölgesinde hissedilen yumrunun kanserli olup olmadığı kesin olarak biyopsi ile anlaşılmaktadır. Bu işlemde bölgeden küçük bir örnek alınarak mikroskop altında incelemesi yapılmaktadır.

Tiroid Kanseri Türleri

Bu kanser türü, tümörde bulunan hücre özelliklerine göre birkaç tipte görülmektedir. Hangi tip kansere yakalandığınız ise dokudan alınan örneğin mikroskop altında incelenmesi ile belirlenmektedir. Bunun yanında tedavi şeklini belirleyen en önemli unsur kanserin türüdür. Bilinen tiroid kanseri türleri aşağıdaki gibidir:

Papiller

Tiroid kanserinin en sık görülen şekli olan papiller tiroid kanseri, tiroid hormonlarını üreten ve depolayan foliküler hücrelerden kaynaklanmaktadır. Bu kanser türü her yaşta ortaya çıkabileceği gibi çoğu zaman 30 ile 50 yaş arasındaki insanları da etkilemektedir. Papiller tiroid nodülü kanseri, Türkiye’de en sık görülen tümör tiplerinden biridir. Özellikle son zamanlarda check-up sırasında teşhis edilme oranları artmıştır.

Folliküler

Folliküler tiroid bezi tümörü de tiroidin foliküler hücrelerinden kaynaklanmaktadır. Genellikle 50 yaşından büyük insanlarda saptanmakta olup, görülen kanser türlerinin yüzde 10’u folliküler türdedir. Hurthle hücre tümörü de nadir görülen ve potansiyel olarak daha hızlı ve kötü ilerleyen bir foliküler tiroid nodülü kanseri türüdür.

Medüller

Medüller tiroid kanseri, kalsitonin hormonu üreten C hücreleri olarak adlandırılan tiroid hücrelerinde başlamaktadır. Kandaki yüksek kalsitonin düzeyleri, çok erken bir aşamada medüller tiroid nodülü kanserini gösterebilmektedir. Bu genetik bağlantı nadir görülmekle birlikte, belirli genetik sendromlar da medüller tipte kanser riskini arttırmaktadır.

Anaplastik

Bu kanser türü, foliküler hücrelerde başlayan ve nadiren rastlanan kanser türlerinden biridir. Çok hızlı büyümekte ve tedavisi ise zor olmaktadır. Anaplastik tiroid nodülü kanseri genel olarak 60 yaş üstü erişkin kişilerde görülmektedir.

Tiroid Kanseri Nedenleri

Tiroid bezindeki hücreler genetik değişikliklere maruz kaldıkları zaman bu tümör türü ortaya çıkmaktadır. Mutasyonlar, hücrelerin hızlı bir şekilde büyümesine ve çoğalmasına olanak tanır. Bundan sonra o bölgedeki hücreler ölme yeteneğini kaybedeceğinden çok fazla birikme olmaktadır. Biriken anormal tiroid hücreleri ise sonunda sert ve büyük bir tümör oluşturmaktadır. Bununla birlikte anormal hücreler yakında bulunan dokuları istila edebilir ve vücudun diğer bölgelerine yayılabilir.

Tiroid bezinde oluşan tümörün nedenleri tam olarak bilinememekle birlikte bu tümör şekline yakalanma riskini arttıracak bazı sebepler şu şekildedir:

  • Guatr vb. gibi tiroid hastalıkları,
  • Tiroid bezi enfeksiyonları,
  • Çocuklukta gereğinden fazla radyasyona maruz kalma,
  • Genetik yatkınlık,
  • Düşük iyotlu beslenme.

Tiroid Kanseri Risk Faktörleri

Tiroit bezinde tümör oluşumunu arttıran risk faktörleri aşağıdaki gibidir:

  • Cinsiyet: Tiroid kanseri, erkeklere oranla kadınlarda daha fazla görülmektedir.
  • Radyasyona Maruz Kalma: Baş ve boyun bölgesine yapılan radyasyon tedavileri veya çocukluk çağında çok fazla radyasyona maruz kalma gibi sebepler bu kanser türüne yakalanma riskini arttırmaktadır.
  • Kalıtsal Sendromlar: Tiroid bezinde tümör oluşumu riskini artıran genetik sendromlar arasında aile öykünüzde medüller tümör tipi ve çoklu endokrin neoplazisi gibi hastalıkların bulunması büyük ölçüde etkilidir.

Tiroid Kanseri Tedavisi

Bu kanser türünün tedavisi, tümörün boyutuna ve kanserin yayılma hızına bağlı olarak değişebilmektedir.  Kullanılan mevcut tedavi yöntemleri şunları içermektedir:

Cerrahi Yöntemler

Tiroid kanseri ameliyatı, bu tümör tipinin tedavi edilmesinde en sık kullanılan yöntemlerden biridir. Tiroid bezinin bir kısmı veya tamamı tümörün boyutuna ve konumuna bağlı olarak çıkarılmaktadır. İşlem sırasında cerrah, kanserli hücrelerin yayıldığı yakınlardaki lenf düğümlerini de çıkarabilmektedir.

Tiroid bezinde gelişen tümörü tedavi etmek için kullanılan ameliyat yöntemleri genel itibari ile aşağıdaki gibidir:

  • Tiroidektomi: Tiroidin tamamının veya çoğunun çıkarılması işlemidir. Operasyon sırasında cerrahınız, kanınızdaki kalsiyum seviyelerini düzenlemeye yardımcı olan paratiroid bezlerine zarar verme olasılığını en aza indirmek için genellikle paratiroid bezlerinin çevresine küçük tiroid dokusu kenarları bırakmaktadır.
  • Lobektomi: Tiroidin bir kısmının çıkarılması işlemidir. Tiroidin bir bölgesinde yavaş büyüyen bir tümör varsa ve tiroidin diğer bölümlerinde şüpheli nodüller yoksa önerilmektedir.
  • Lenf Düğümü Diseksiyonu: Tiroid çıkarılırken, cerrah boyun bölgesine yakın olan lenf düğümlerini de çıkarabilmektedir. Bu işleme lenf düğümü diseksiyonu denilmektedir.

Tiroid Kanseri Ameliyatı Sonrası

Süreçte yara yerinin darbeden, travmadan uzak tutulması ve kıyafetlerin yaraya temas etmemesi çok önemlidir. İşlemden birkaç gün sonra banyo yapılabilir ve bununla birlikte aşırıya kaçmamak koşuluyla konuşmanın da hiçbir zararı yoktur.

Radyoaktif İyot Tedavisi

Bu tedavi şekli halk arasında, ‘atom tedavisi’ olarak anılmaktadır. Tiroid ameliyatını takiben yapılmaktadır. Bu tedavi şeklinde amaç; geri kalan tiroit dokusunu, lenfleri veya vücudun diğer bölümlerinde olan tümörleri yok etmektir.

Radyoaktif iyot tedavisi genel olarak tiroidektomiden sonra kalan sağlıklı tiroit dokusunu ve ameliyat esnasında çıkarılmayan mikroskobik tiroid kanseri alanlarını yok etmek için kullanılmaktadır. Radyoaktif iyot tedavisi, tedaviden sonra tekrarlayan veya vücudun diğer bölümlerine yayılan kanserin tedavi edilmesi amacıyla da kullanılabilmektedir.

Radyasyon Tedavisi

Radyoaktif ışınlar kanser hücrelerini yok etmede oldukça etkilidir. Radyasyon tedavisinde, kuvvetli enerji ışınlarını direkt tümör bölgesine iletmek için bir makine kullanılmaktadır.

Kemoterapi

Kanser hücrelerini öldürmek için kimyasalların kullanıldığı bir ilaç tedavisidir. Kemoterapi tipik olarak bir damar yolu açılarak infüzyon şeklinde uygulanmaktadır. Vücuda damaryolu aracılığıyla verilen kimyasallar tüm hücrelerde dolaşarak kanser hücreler dahil olmak üzere hızla büyüyen hücreleri öldürmektedir.

Kemoterapi, tiroid kanseri tedavisinde sık olarak olarak kullanılmaz, ancak bazı durumlarda anaplastik tümör olan kişiler için önerilmektedir. Nadiren de kemoterapi radyasyon tedavisi ile birleştirilebilmektedir.

Hormon Tedavisi

Tiroidektomi operasyonundan sonra ömür boyu tiroid hormonu ilacı alabilirsiniz. Bu ilacın iki faydası bulunmaktadır: İlki tiroid bezinin normalde üreteceği eksik hormonu vermesi ve ikincisi hipofiz bezinden tiroid uyarıcı hormon (TSH) üretimini bastırmasıdır. Bununla birlikte yüksek TSH seviyeleri, kalan kanser hücrelerini büyümeye teşvik edebilir.

Hedefe Yönelik Tedavi

Hedefe yönelik ilaç tedavileri, kanserli hücrelerde bulunan spesifik anormalliklere odaklanmaktadır. Bu tedaviler anormallikleri engelleyerek kanser hücrelerinin ölmesini sağlamaktadır. Bu kanser türü için hedefe yönelik ilaç tedavisi, kanser hücrelerine büyümelerine ve bölünmelerine dair sinyalleri hedeflemektedir. Genel olarak ilerlemiş kanser türlerinde kullanılmaktadır.

 

Sıkça Sorulan Sorular

Tiroid kanseri ölümcül müdür?

Bu kanser türünün sıklığı günümüzde eskiye oranla artmış olmasına rağmen, ölüm oranları oldukça azdır. Bunun sebebi ise erken tanı ve gelişen teknolojik alt yapı ile etkili tedavinin yapılabilmesidir.

Tiroid bezi kanseri daha çok kimlerde görülmektedir?

Bu hastalık, radyasyona uzun süre ile maruz kalanlarda ve  genetik yatkınlığı olanlarda daha sık görülmektedir. Bununla birlikte kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görüldüğü bilinmektedir.

Bütün tiroid nodülleri kansere sebep olur mu?

Tiroid nodüllerinin kanserli hücrelere dönüşmesi bir ihtimaldir ancak bunlar her nodül için düşük olasılık barındırmaktadır. Bununla birlikte tiroid nodülleri 14 yaş altı ve 65 yaş üstü bireylerde yüksek olasılıkla kansere dönüşmektedir.

Paylaş:

⚠️ Yasal Uyarı

“Bu internet sitesinin içerikleri, siteye giriş yapan hastaların ve ziyaretçilerin güncel bilgilere ulaşabilmesi adına hazırlanmıştır. Sitedeki bilgilerin, sağlık alanında tanı, tedavi ya da ilaç reçetesi gibi bir özelliği bulunmamaktadır. İnternet sitemiz, sağlıkla ilgili bütün konuların ancak, doktor muayenesi ile teşhis ve tedavi edilebileceğini savunmaktadır. Sitede yer alan bütün bilgiler doktor muayenesine teşvik amacıyla hazırlanmaktadır. Doğru bilgiyi her zaman doktorlardan alabilirsiniz. Sitede yer alan bilgilerin yanlış anlaşılmasına bağlı olarak ortaya çıkabilecek mağduriyetlerden internet sitemiz sorumlu değildir. Site içerisindeki bilgilerin kopyalanarak, başka internet sitelerinde kullanılması kesinlikle yasaktır. İnternet sitemizdeki bilgiler, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu hükümlerince, internet sitesinin sahibinin iznine bağlı olarak kullanılabilmektedir. Siteye giriş yapan tüm ziyaretçiler, yukarıda yer alan yasal uyarıyı bütünüyle ve şartsız olarak kabul etmiş sayılır.

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Ücretsiz Danışmanlık Alın

İçindekiler

Avicenna MAG

İlgili İçerikler

Hemofobi (Kan Korkusu) Nedir?

Hemofobi (Kan Korkusu) Nedir?

Hemofobi halk arasındaki adıyla kan korkusu, yaralanma, kan görme veya iğne gibi durumlardan panik olma ve korkma durumudur. Kan korkusu olan kişiler, sadece kandan değil,

Sosyal Anksiyete(Sosyal Fobi) Nedir?

Sosyal Anksiyete(Sosyal Fobi) Nedir?

Sosyal anksiyete diğer adıyla sosyal fobi, kişinin başka insanlarla iletişime geçtiğinde hissettiği korku ve endişedir. Sosyal anksiyete bozukluğu olan kişiler, biriyle tanışmaktan, flört etmekten, hatta

Niktofobi (Karanlık Korkusu) Nedir?

Niktofobi (Karanlık Korkusu) Nedir?

Niktofobi halk arasındaki adıyla karanlık korkusu, dünya genelinde yaygın olan fobilerden biridir. Niktofobi, kişinin karanlıktan aşırı bir şekilde korkmasına neden olan bir fobi türüdür. Karanlık

Klostrofobi (Kapalı Alan Korkusu) Nedir?

Klostrofobi (Kapalı Alan Korkusu) Nedir?

Klostrofobi halk arasındaki adıyla kapalı alan korkusu, kişilerin kapalı alanlara karşı olan korku ve kaygısıdır. Kapalı alan korkusu olan kişiler, asansör, tünel, metro gibi kapalı

🇹🇷 المستشفى الأكثر ترجيحاً في تركيا لمتحدثي اللغة العربية في عام ٢٠٢٣