Hiperaktivite Nedir?
Hiperaktif çocuklar, dikkatlerini toplama ya da dikkatlerini tek bir noktada sabit tutmakta güçlük yaşarlar. Hiperaktif çocukların yalnızca gündelik yaşamda değil, eğitim yaşamlarında da problemler yaşadıkları bilinmektedir. Aynı zamanda sosyal yaşamlarında da problemler yaşayabilen bu çocuklar, okulda arkadaş edinmekte güçlükler yaşayabilirler. Hiperaktif çocuk, diğer çocuklara oranla konsantrasyon ve tepki farklılıkları bulundurur. Örneğin öğretmenleri tarafından kendilerine yöneltilen sorulara parmak kaldırmaksızın direkt cevap verebilirler.
Dikkatlerinin kolayca dağılması, unutkanlıklar yaşamalarına neden olabilir. Sıklıkla hayallere dalmaya eğilimlidirler. Eşyalarını sık sık kaybedebilirler ya da ödevlerini tamamlamakta güçlük çekebilirler. Kendileri hiç farkında olmasalar da, çok konuşabilirler veya insanların sık sık sözlerini kesebilirler. Bu tip davranışları zaman zaman yapan çocuklar, hiperaktif çocuklarla karıştırılmamalıdır.
Hiperaktif bozukluk yaşayan çocuklar çoğu zaman endişeli, sinirli, öfkeli ya da mutsuz olurlar. Hiç beklenmedik yoğun gülmeler de gözlemlenebilir. Bir yerde sabit durmakta güçlük çekerler. Uzun süre aynı yerde oturamazlar ve ayağa kalkma ihtiyacı hissederler. Otururken dahi belli bir hareketliliğin içindelerdir. Kendilerine zarar verebilecek fiziksel hareketlere girişmekten çekinmezler. Genel olarak tüm hiperaktif çocukların özellikleri şunlardır:
- Sürekli hareket etmek
- Saldırgan davranışlar sergilemek
- Dürtülerle hareket etmek
- Dikkat eksikliği
Hiperaktivite sendromu, aşağıda yer alan sorunların ortaya çıkmasında da etkilidir:
- Eğitim ya da iş hayatında güçlükler yaşama
- Arkadaş ve aile ilişkilerinde problemler
- Kazalara ve yaralanmalara sebebiyet verme
Hiperaktivite Belirtileri
Hiperaktiflik, farklı hareketler sergilemeye ve konsantrasyon problemlerine neden olur. Çocuklarda hiperaktivite, sınıfta sırada oturma problemlerine sebep olabilir. DEHB hastaları, düzensizlik, dikkat dağınıklığı ve unutkanlık yaşayabilirler. Genellikle derslerde hayallere dalarlar. Eşyalarını kaybetme ve ödevlerini yapamama gibi belirtiler gösterebilirler. Ders esnasında ayağa kalkıp yürümek isteyebilir, sırada otursa bile sürekli hareket edebilir, çok konuşabilir ya da başkalarının konuşmalarını kesebilirler. Bebeklerde hiperaktivite ve geç konuşma arasında bağlantı olduğu düşünülmektedir. Ancak bunu kanıtlar veriler henüz bulunamamıştır.
Yukarıda yer alan belirtilerin bir çocukta gözlemlenmesi, net olarak hiperaktif olduklarını göstermez. Bu belirtilerin çocukta sürekli olarak gözlemleniyor olması gerekmektedir. Bu belirtilere bağlı olarak çocuğun hem gündelik yaşamında hem de eğitim hayatında zorluklar yaşıyor olması şarttır. Öğretmenlerin ya da ebeveynlerin bir çocukta DEHB olduğunu düşünmesi halinde, çocuğun doktor kontrolünden geçirilmesi gerekmektedir. Doktorunuz, çocuğu bir psikoloğa, psikiyatriste ya da pedagoga yönlendirecektir. Doktorunuz bu yönlendirmeyi gerçekleştirmeden önce, hiperaktiviteye benzetilen diğer hastalıkların şüphesini ortadan kaldırmak için gereken muayeneleri gerçekleştirecektir.
Günümüz tıp dünyasında, dikkat problemleri yaşayan, dürtüsel hareketler sergileyen, sürekli hareket halinde olan çocuklar için hiperaktivite tanısı rahatlıkla koyulmaktadır. Tedavi süreciyle ilgili olarak çok çeşitli tartışmalar bulunmaktadır. Kimileri ilaç tedavisinin öneminden bahsederken, kimileri de tanı ve tedavinin bütüncül bir yaklaşıma ihtiyacının olduğunu ve ilaç tedavisinin son çare olarak görülmesi gerektiğini söylemektedir. Yetişkinlerde hiperaktivite belirtileri genellikle iş yaşamında kendisini gösterir. İş yaşamında yaşanan başarısızlıklar, en fazla görülen belirtilerdir. Yetişkin bir hiperaktif, bir işi bitirmeden diğerine atlamaya, iş arkadaşlarının sözünü kesmeye ve sonuçlarını düşünmeden yeni projeler başlatmaya meyilli olurlar.
Hiperaktivite Neden Olur?
DEHB, hem fiziksel hem de zihinsel problemlere bağlı olarak oluşabilmektedir. En önemli nedenler şunlardır:
- Dikkat eksikliği bozukluğu (DEB)
- Beyinsel bozukluklar
- Hipertiroidizm ya da fazla tiroid hormonu salgılama
- Sinir sistemi problemleri
- Psikolojik problemler
Yapılan araştırmalar, hiperaktif vakaların yalnızca yüzde 5 gibi küçük bir bölümünün nörolojik problemlere sahip olduğunu göstermektedir. Genel olarak hiperaktif çocukların, özünde bir türlü dışarıya yansıtamadıkları olumsuz duygular besledikleri düşünülür.
Bebeklerin Ağlamasına İzin Verin!
Toplumda, ağlamayan bebeklerin iyi bebekler, ağlayan bebeği hızlı susturan ailelerin ise iyi aileler olduğuna yönelik yanlış bir algı vardır. Bu algı, bir süre sonra çocuğun ağlamasına izin vermemeye kadar gidebilen yanlışlara aileleri sürüklemektedir. Duygu ve düşüncelerini konuşarak anlatamayan bebekler için ağlamak, tıpkı gülmek kadar doğal ve yaşanması gereken bir süreçtir.
Bebek her ağladığında kucak, emzik, meme ya da oyun gibi tepkilerle karşılaştığı için, canının yanması gibi olumsuz durumlarda ne yapacağını bilemez hale gelebiliyor. İlerleyen yaşlarda bu durum hiperaktiviteye dönüşebiliyor. Bu yüzden bebekle oynamak, hoplatmak, sallamak ya da gıdıklamak gibi aktiviteler her ne kadar bebek için çok faydalı olsa da, bunu ağlayan bebeği susturmak için kullanmamanız gerekmektedir. Anne ve babaların görevi, hem bebeklik hem de çocukluk döneminde duyguların özgürce ifade edilebilmesini sağlamaktır.
Hiperaktivite Tedavisi
Eğer hiperaktiviteye bağlı ya da hiperaktiviteye neden olan bir hastalık varsa, hiperaktivite tedavisiyle birlikte bunun da tedavi edilmesi gerekmektedir Doktorunuz, çocuğun hormon seviyelerini ölçmek için çeşitli testler isteyebilir. Hiperaktiviteye neden olan hormon problemleri açısından şüpheler giderilir. Hiperaktiviteye neden olabilecek çeşitli duygusal problemler de olabilir. Böyle durumlarda, bir psikolog tarafından çocuğun incelenmesi gerekir. Psikolog, hangi problemlerin var olabileceğini incelemek için, çocuğun belirtilerini yakından inceleyecektir. Varsa psikolojik problem tespit edilir ve tedavi sürecine başlanır. Hiperaktivite tedavisi için iki farklı yöntem kullanılır. Bunlardan ilki psikoterapi, ikincisi ise ilaç tedavisidir. Kimi zamanlarda çocuklara iki tedavi de birlikte uygulanır. Ancak bazı araştırmacılar, hiperaktif çocuklarda ilaç tedavisini tavsiye etmemektedir.
İlaç Tedavisi
İlaç tedavileri, çocuğun hiperaktivitesini baskılarken, hiperaktiviteye neden olan problemin ise gizlenmesini sağlar. Oysa, hiperaktiviteye neden olan problem ortadan kaldırılabilirse, ilaç tedavisine gerek duyulmadan çözüme kavuşmak mümkündür. Ancak aileler, çocuğun hiperaktivitesinin bir fiziksel problem olduğuna inanmayı daha çok tercih ederler. Çünkü ne kendilerinde ne de çocuklarında zihinsel ya da duygusal problemler olduğunu kabul etmek istemezler. Zamanla bir fiziksel problem sandıkları hiperaktivite için, tedavi umutları azalmaya başlar. Tüm bunların bir sonucu olarak da çocuk, kendi kendisini kontrol altına almayı öğrenmekten giderek uzaklaşır.
Sıkça Sorulan Sorular
Hiperaktif olduğunu nasıl anlarsınız?
Çocuğunuz sebepsiz yere sağa sola koşturup sürekli hareket ediyorsa, gereğinden fazla konuşuyorsa, sakin kalamayıp sürekli el ve ayaklarını oynatıyorsa dikkat eksikliğinden ya da hiperaktive bozukluğundan kaynaklandığına işarettir.
Bebeklerde hiperaktive ne zaman belli olur?
Genel olarak 3 yaş civarında ortaya çıkar ve ilkokul yıllarında tanı konulur.
Hiperaktive kaç yaşına kadar sürer?
Çocukluktan başlar ve erişkinliğe kadar sürebilir.